Gözümüz, kulağımız fındık fiyatlarına endeksli.

Fındıkla yatıp fındıkla kalkıyoruz.

Aslında bu durum fındık üreticisi için her yıl olduğu gibi bu yıl da olağan bir mesele.

Rekolte düşük. 

Sahil kesimlerinde fındık zayıf. 

İç kesimlerde de geçen yılın yarısından az. 

Bu rekolte ile fiyat artacak. 

Ancak halen 15 TL.’ye ulaşabilmiş değil. Bunun çeşitli sebepleri mevcut. 

Üretici artık ince bir hesap yapmalı. Fiyatın yükselebilmesi için emanet alışkanlığından vazgeçecek. Emanet alışkanlığından vazgeçtiğinde fındık pazara inmemiş olacak. Eğer ürün emanete bırakılmış ise o ürün zaten piyasaya girmiş oluyor. Dolayısıyla ihtiyaç duyulan talep karşılanmış oluyor. 

Bu ve benzer detayları her yıl ilgili kuruluşlar tartışıyor ve uyarılarda bulunuyor. Bu uyarılar ne kadar karşılık buluyor bilemeyiz. 

Bu yılın ürününün fiyat bakımından değer kazanacağı kesin. Çünkü ürün tonajı çok düşük. 

Yatıp kalktığımız ürünümüze önce üreticiler, yani bizler sahip çıkacağız. 

Fındığımız şu an itibariyle neden 20 TL.’yi geçmesin ki... 

Geçmemesi için olumsuz bir sebep de yok. 

Tek şartla... Emanet alışkanlığından vazgeçeceğiz, ürünü pazara ölçülü indireceğiz. 

Hayırlı ve bol kazançlı bir sezon dileklerimizle...