Numan Kurtulmuş devrede olmalı

 “Kamu hizmetlerinden eşit yararlanma hakkı” kapsamında değerlendirildiğinde, Fatsa Devlet Hastanesinin yeni binasının hizmete açılması tüm kesimler tarafından taktirle karşılanmaktadır.

 Bu hizmet ırk, din, dil, mezhep, renk ayrımı gözetilmeden kamu adına yapılmıştır. Yapılan hizmette doğal olarak ayrım yoktur. Her siyasi kesimden vatandaşlar bu kurumdan hizmet alacaklardır. Hizmetin yapımında bir siyasi çalışma vardır tabii ki. İktidarda olan siyasi irade bu hizmetten kendine pay çıkartacaktır, propaganda yapacaktır, kuşkusuz. Ancak bu tür hizmetlerde siyasi getiriden önce kamu hizmeti önceliklidir.

14 Mart 2016 Pazartesi günü hizmet vermeye başlayan hastanemizin resmi açılışı Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş tarafından 18 Mart Cuma günü yapıldı.

Numan bey Cuma ve Cumartesi günlerini ilimizde geçirdi. Çeşitli temaslarda bulundu.

Sayın Başbakan Yardımcımızın ilimizin genel beklentilerine karşılık verecek ve çözüm üretecek siyasi dirayeti vardır.

Bu köşeden zaman zaman memleketin beklentilerini dile getiriyoruz. Genel bütçeden yapılması gereken planlamalarda da sayın bakanımıza ihtiyaç duyulduğunu dile getiriyoruz. Dolayısıyla bakanımızın siyasi ağırlık ve irade koyma durumu bu bağlamda önemli hale geliyor.

Örneğin; Fatsa’nın öncelikleri Organize Sanayi Bölgesinin büyütülmesi ve çevreyolunun yatırım programına alınması işidir.

Bu konuda sayın bakanımıza önemli görevler düşüyor.

Tüm planlamaların yapıldığı ve artık işin kamulaştırma safhasına getirildiği sanayi bölgemizin büyüme projesinde Numan beyin dirayetine ihtiyaç duyulacaktır.

Bu büyüme gerçekleştiğinde ilimiz istihdamına ciddi katkı sağlayacak büyük bir altyapı oluşacaktır. Zaten ilimizde göç halen durmuş değildir. Ancak bu tür altyapılarla geri dönüş olmasa bile mevcut nüfus göç etme eğiliminden kurtulacaktır. Her bir ferdimizin memleketinde kalması ilimiz ekonomisini de dolaylı olarak pozitif yönde etkilenecektir.

Devamında çevreyolu yapımı için start verilmelidir. Yolun geçeceği alanda etüt çalışmaları yapılmış çeşitli güzergahlar mevcuttur.

Sayın Başbakan Yardımcımıza bu konularda bilgi ve dosya verildi sanıyorum. Eğer dosya verilmemişse, yerel politikacılarımızı acil göreve davet ederiz.

Fatsa olarak bu iki alanda yapılacak çalışmaların ivedilikle ele alınmasını dileriz… 

OMUZ OMUZA MÜCADELE VERİLMELİDİR

Terör herhangi bir ülkenin tek başına mücadele edeceği bir unsur değil.

Bunu en iyi anlaya ve analiz eden, yine terörle mücadelede en tecrübeli olan ülke Türkiye’dir.

Türkiye; 35 yıldır PKK Terör Örgütüyle göğüs göğüse mücadele veriyor.

On binlerce şehit veren ülkemizin canının ne kadar yandığını Avrupalılar anlayamaz, hissedemez ve bilemez.

Dün Avrupa’nın da başkenti sayılan Belçika’nın başkenti Brüksel’de iki ayrı yerde patlamalar oldu. İlk belirlemelere göre havaalanındaki patlamada 13, metrodaki patlamada da 10 günahsız kişi hayatını kaybetti. Paniklediler, kaosa düştüler.

Bu Belçika; PKK Terör Örgütünün Avrupa’daki en büyük destekçisi. Ve Avrupa ülkelerinin tamamı. PKK’nın terör örgütü olduğu gerçeğini halen kabul etmeyen daha birçok batı ülkesi.

Daha düne kadar bile Brüksel’de, Türkiye-Avrupa Birliği görüşmelerinin yapıldığı binanın karşısına terör örgütünün çadırının kurulmasına izin verdiler. Ve bu çadıra PKK bayrakları asıldı.

Şimdi; destek oldukları terör örgütlerinin başka bir versiyonu kendi başkentlerinin tam kalbinde bombalar patlatıyor. Masum insanların canlarını alıyor.

O zaman Türkiye’yi anlayacaklar. Türkiye’nin acı tecrübelerinden ders çıkaracaklar. Türkiye’ye karşı terör saldırıları yapan örgütlere destek olmamaları gerektiğini içlerinde hissedecekler.

Bu saldırıları tabii ki şiddetle reddediyoruz, kınıyoruz. Saldırıları kahpece işlenmiş cinayetler olarak addediyoruz. Biz bu canice işlenen katliamların acısını iliklerimize kadar hissetmiş bir milletiz. Dolayısıyla acıları içtenlikle yaşarız.

Demem o ki; terör, ulusların bütüncül olarak mücadele etmesi gereken bir yapılanma. Hepimizin ortak düşmanı. Bu gün sizde patlatıyorlarsa yarın bizde. Bu gün biz mücadelede yalnız kalırsak yarın siz yalnız kalırsınız.

Söylenecek tek bir söz vardır; “TERÖRLE MÜCADELEDE TÜM ÜLKELER SAMİMİ VE OMUZ OMUZA MÜCADELE VERMELİDİR”