29 Mart 2024

KORGAN BELEDİYESİ, VATANSEVERLERE KÜFÜR EDENLER, 128 MİLYAR DOLAR

  • PDF

Etrafımızdaki gelişmeleri gördükçe susmayı tercih etmek olanaksız hale geliyor.

Görüp, duyup, bilip susmak “Dilsiz Şeytan” pozisyonuna düşmektir.

Baksanıza belediyeler eliyle para karşılığında“insan kaçakçılığı” yapılma olaylarına.

Bu kervana Korgan Belediyesi de katılmış.

Belediye meclis kararıyla “insan kaçakçılığına!!!” soyunmuşlar.

53 kişinin Almanya’ya gitmesi için meclisten karar bile çıkartmışlar.

Bu işin birde ekonomik boyutu varmış!!!

Kişi başına 7 bin Euro para alıyorlarmış! Artı 250 Euro yol parası.

Malatya, Elazığ ve Bingöl’den sonra Korgan’da da belediye eliyle böyle bir şebekenin oluşması veya ortaya çıkması Korgan ilçesi adına kötü bir intiba tabii ki…

İşin içinde Korgan Belediye başkanı, AK Parti Korgan ilçe başkanı, muhtarlar vs olunca akıllara akçeli işlerin gelmemesi mümkün olmuyor.

Aynı belediye itfaiye hizmetlerinde kullanılmak üzere alınan lüks aracı… makam aracı olarak kullanması bile şaibe yaratıyor.

Kimi kazıklamış oluyor bu durumda belediye.

Devleti tabii ki.

Niye?

Araç alımında vergi muafiyetinden faydalanmışlar. Arkadan dolanarak akıllarına göre devleti kazıklamış oluyorlar. Güya vergi kaçırmışlar!!! Çünkü araçlar itfaiyede kullanılacaksa vergi muafiyetine tabii imiş.

Bu uygulamadan kaynaklı vergi kaçırma eyleminden hemen soruşturma açılması gerekir.

Hatta aynı yöntemi Mesudiye ve Kabadüz belediyeleri de kullanmışlar. İtfaiyede kullanmak amacıyla lüks araç alımı yapılmış, ancak araçlar belediye başkanlarının makam aracı olarak kullanılmış.

AK Parti dönemlerinin de kişisel olarak meşru olmayan yollardan zenginleşenleri illa ki vardır.

Bu zenginlikler kimi zaman gayri meşru yollardan, kimi zaman yolsuzluklardan, kimi zamanda dürüst iş yaparak elde edilen zenginliklerdir. Dürüst iş yapanlara diyecek bir sözümüz olamaz.

Fakat ülkemizde çoğu zaman iktidar yandaşlığı ile ve gayri meşru yollarla elde edilen gelirlerden zenginleşenler de olmuştur, olmaktadır.

Bunun da bilinmesinde fayda vardır.

Korgan Belediyesi de ciddi manada takip edilmelidir. İktidarın yıpranması yerel yönetimlerden başlamaktadır. Olumsuzluklara yol vermeyin lütfen…

*             *             *

Bir süredir “Emekli Amiraller Bildirisi” olarak tanımlanan bir tartışmanın içindeyiz.

Görüyoruz ki bu bildiriye trol gurupları “darbe çağrısıdır”diye feryadı figan ediyorlar.

Bildirinin arka planına da CHP’yi oturtuyorlar.

Toplumun geniş kesimleri bu trollere gülüyor inanın.

Aynı taktik FETÖ’nün güçlü olduğu zamanlarda uygulanıyordu. Bu filmi o zamanlarda da izlemiştik. Askeriyemizi yıpratarak vatansever subaylarımıza kumpaslar kurulmuştu. Hapislere atılmışlardı. Atatürkçü subaylarımız askeriyeden tasfiye ediliyordu.

Ben bir vatandaş olarak silahlı kuvvetlerimizin “ülke savunması” adına güçlü olmasını isterim. Ancak asla ve kata darbeye teşebbüs etmelerine, darbe yapmalarına da kesinlikle karşı çıkarım. Milli iradeye saygı duysunlar isterim.

Demokrasi da bunu gerektirir zaten.

Aslında darbelerin kimler tarafından organize edildiğini de bilirim, biliriz. “… Ülkemizde geçmişte yapılan tüm darbeler Amerika desteklidir…”  diyebilirim, diyebiliriz.

Göz bebeğimiz silahlı kuvvetlerimize bu bildiri üzerinden askeriye düşmanları kinlerini kusuyorlar. Silahlı kuvvetlerimizi küfür bombardımanına tutuyorlar. Ne hakaretler, ne hakaretler.

Vallahi ülkemizde bir darbe yapılacaksa bu darbe emekli askerlerin başaracağı bir darbe olamaz. Kimse kimseyi kandırmasın.

Bu darbe çığırtkanlıkları yıpratma politikasıdır. Askeriyenin başarılarını örtme politikasıdır.

Kaldı ki 15 Temmuz’un dışındaki darbeler hep sol kesime yapılmıştır. CHP’yi ezmiştir. Vatanseverler, Amerika düşmanları, emperyalizm karşıtları mağdur olmuştur.

O halde belli değil mi darbe tezgahlarını kimlerin hazırladığı?

Biz yeter ki demokrasimizi, hukukumuzu, ekonomimizi, kalkınmamızı, üretimlerimizi, toplumsal refahımızı yükseltelim.

Bu saatten sonra darbeler vız gelir, tırıs geçer

*             *             *

Çoğu zaman şaşıp kalıyoruz.

Muhalefet uzun zamandır bir soru soruyor, iktidar ısrarla oralı olmuyor.

Oysa yönetimde şeffaflık gereği bu sorunun cevabı olmalı, veya cevap verilmeli.

Soru; Merkez Bankasının “128 MİLYAR DOLAR”I nerede?

Bırakalım muhalefeti, bu soru bireyler tarafından da sorulabilir.

Çünkü para devletin, hepimizin, tüyü bitmemiş yetimin.

Kaldı ki muhalefet bunu sormasa görevini yapmamış olur.

Niye; Türkiye bir hukuk devleti ise demokrasi ile yönetiliyor ise şeffaflık esas alınıyor ise muhalefet denetim görevini yerine getirecektir. Toplum adına olumlu veya olumsuz gelişmeleri dile getirecektir.

Maalesef bu soru son günlerde iktidarın ciddi şekilde kimyasını bozuyor. Bütün moral değerlerini alt-üst ediyor.

Ne var ki bunda.

Çıkar aslanlar gibi iktidar olarak cevap verirsin.

Dersin ki “Ülkemiz bir demokrasi ülkesidir,  yönetimlerde bulunanlar da şeffaflık gereği hesap vermek  zorundadır….”

Şurada şu alındı, şu zamanda şu satıldı, salgında şuraya verildi, ekonomik dengeler adına şuraya aktarıldı vs. vs…

Fakat iktidar bir türlü bu açıklamayı yapmaya yanaşmıyor.

Bu tavırdan dolayı da akıllara kötü şeyler geliyor. Dolayısıyla muhalefet kanadı da işin altında pis kokular mı var diye şüpheleniyor!!!

Ver cevabını gitsin…

 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde