20 Nisan 2024

HER BAŞARI FATSA İÇİNDİR

  • PDF
Değerli okuyucular; geçen hafta köşemde yazının içinde “Ata Caddesi” ile ilgili görüşlerimi yazmıştım.
Oysa; Ata Caddesinin planlanma işi 1989 yılında değil de, 1984 yılında başladığını öğrendim.
Bu dönem de merhum Mazhar Yerebasmaz’ın belediye başkanlığına denk geliyor.
İnşaat Mühendisi İsmail Topaloğlu; yazımı okuduğunu ve bir düzeltme yapılması gerektiğini telefon görüşmemizde beyan etti.  
Kendisinin de o yıllarda belediye Fen İşleri Müdürü olduğunu, Ata Caddesinin planlamasının da Yerebasmaz’ın başkanlığı döneminde başladığını, belediyenin yeni hizmet binasının yerinin de istimlak işinin bu döneme rastladığını ve alanın tüm detayları 1984-1989 ve devam eden yıllarda planlandığını açıkladı. İhsan Topaloğlu ve Mustafa Çamaş dönemlerinde de devam ettiği beyan edildi.
İsmail Topaloğlu tarafından geçen haftaki yazıma gelen bu açıklamayı da siz okuyucularımla paylaşmak istedim.. Çünkü bir hakkı teslim etmek gerekir. Kaldı ki; İsmail bey meselenin muhatabı ve yetkilisi olması sebebiyle kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi. Bende tabii ki doğrular üzerinden yürümemiz gerektiğini söyleyerek kendisine teşekkür ettim.
Demek ki Fatsa’da 35 yıldır Ata Caddesi gibi bir bulvar yapılamadı. 
Üzücü değil mi?
* * *
Biliyoruz ki; yerel yönetimlerin yaptığı işler siyasetin hanesine yazılır. Eğer yerel yönetim iktidar partisinden seçilen başkanlarla yönetiliyorsa yapılan iyi veya kötü işler iktidarın da sorumluluk alanına girer.
Fatsa ilçemiz bu dönemi de sayarsak 20 yıldır iktidar partisinden (AK Parti) seçilen belediye başkanlarıyla yönetilmiş olacak.
Bu sürenin 16 yılını geride bırakmış sayılırız.
Geriye bakıldığında ne görüyorsunuz?
Yeterince hizmet yapılmış mı?
İktidardan kaynaklanan ekstra planlamalar hayata geçirilmiş mi?
Veya vizyonsuz ve beceriksiz yöneticilerden dolayı geride mi kalmışız?
Fatsa’da 15 yıl aralıksız belediye başkanlığı yapan Hüseyin Anlayan’dan başka kimse var mı?
Hüseyin Anlayan bu 15 yıla nasıl ve hangi hizmetleri sığdırdı?
Bu süreçte yapılanları yeterli bulanlar var mı?
Yine 15 yıllık başkanlık döneminde 160 milyon liralık borç bırakarak giden başka başkanları hatırlayanlar var mı? 
Yeni seçilen kadrolar geçmişten ders çıkarıp geleceğe dönük hizmet çıtasını yükseltebilecek mi?
AK Partinin bol paralı dönemlerinden Fatsa yerel bazda ne kadar faydalandı?
Bu süreçleri Fatsa lehine çeviren yöneticileri (varsa) tanıyanlar var mı?
Fatsa; iktidarın bolluk dönemlerinden faydalanamadı diyorsanız; neden faydalanamadı?
Memleketin siluetini bozan veya bozduran kimlerdi? 
Bu siluetten nemalanan yerel yöneticiler kimlerdi?
Hangileri milyoner oldular?
Bir maaşla servetlerini tavan yaptıranlar hangileri?
İlk on yıl imarın başında olan yöneticilerin kimler olduğunu bilenler veya hatırlayanlar var mı?
Ankara ile bir türlü yıldızı barışmayanlar kimlerdi?
Milletvekilleriyle sürekli didişen yerel yöneticiler hangi döneme denk gelir, bilir misiniz? 
Bu ve benzer soruların muhatabı kimdir dersiniz?
Proje-proje-proje diye dillerinden düşürmeyenler kaç proje yaptılar?
Yaptılarsa da yeterli midir?
Ordu’nun büyükşehir yapılması için kıçlarını yırtanlar; büyükşehir olduktan sonra da hayali sükuta uğrayanlar kimlerdir? 
Büyükşehir olduk, gelir kayıplarımız oldu diyenler şimdi nerelerdeler?
 
* * *
İyi ki büyükşehir olduk, görüyoruz yapılan hizmetleri.
Önemli olan büyükşehirle uyumlu çalışmaktır. İlçenin meselelerini yukarıya gerçekçi ulaştırmaktır. Öneri sunabilmektir. Ve kabul görebilmektir.
Son bir yılda Fatsa’nın nasıl bir değişime uğradığını görmek mümkün değil mi?
Her taraf bir şantiyeye döndü. Bunun sebebi de vizyonlu yerel yöneticilerdir. Planlı çalışmayı önceleyen kıymetli yöneticilerdir. Çok şükür ki yeni seçilenlerde vizyon ve kabiliyet, yetenek var. Sorumluluk var. Çünkü beş yıl sonra hesap verme ile karşı karşıya kalacaklarının bilinci var. Yetim hakkını korumak gibi bir görev üstlendiklerinin ağırlığı var.
DOLAYISIYLA HER BAŞARI FATSA İÇİNDİR…
Biz hep burada olacağız… Doğru yapılan işleri övecek, yanlış yapılanları eleştireceğiz. Kimse küsüp darılmasın…
İyi haftalar.
 
 
“27 LİRA AÇIKLANSIN”
 
MHP milletvekili Cemal Enginyurt; fındık taban fiyatının 27 lira olmasını istedi.
MHP Ordu il başkanlığında yaptığı basın toplantısında taban fiyatın 27 lira olması çağrısını yapan Enginyurt; AK Parti milletvekillerini de eleştirdi.
“AK Partili milletvekilleri mecliste fındıkla ilgili toplantı yapmışlar. Toplantıya bizi çağırmadılar. Biz sanki fındık bölgesi milletvekili değiliz. Biz sanki cumhur ittifakı ortağı değiliz. Toplantı yaptınız, o halde fiyat açıklayabildiniz mi? Toplantı sonrası bir beyanınız var mı?” diye seslendi.
Cemal Enginyurt sözünü esirgemeden söyleyen bir vekil. Eğip bükmüyor. Ortadan konuşuyor. Dolambaç yapmıyor. Neyse onu konuşmaktan çekinmiyor.
Bu tavrıyla çoğu çevrelerden taktir topluyor. 
Bazen de argo söylemleriyle tepki alıyor.
Bunu toplum biliyor. Enginyurt’un yakın çevresi de bunun farkında. Herkes Cemal Enginyurt’u bu haliyla seviyor  veya sevmiyor. Cemal beyde bundan memnundur sanırım.
Basın toplantısında “daha önce taban fiyatın 24 lira olması gerektiğini söylemiştim. Bu görüşümü değiştiriyorum. Fiyat 27 lira olmalıdır. Çünkü serbest piyasada fındık zaten 24 liradan işlem görüyor. Dolayısıyla fiyat 27 lira olmalıdır” 
İktidar ortağı olarak Cemal Enginyurt’un çağrısı umarım karşılık bulur. Bu çağrılar muhalefet milletvekilleri tarafından da sürekli dile getiriliyor. Fındığın kıymetli bir ürün olduğu tespitleri daima konuşuluyor. Piyasanın fındığa ciddi ihtiyaç duyduğu da biliniyor. 
O halde devletin taban fiyatı yüksek tutarak, piyasada denge sağlayıp, üreticiyi ezdirmemesi gerekmez mi?
Cemal Enginyurt ve muhalefetin sesine iktidarın kayıtsız kalmaması gerekir. Taban fiyatın 27 lira olarak açıklanması üreticinin yegane beklentisidir.
27 lira açıklanacak olan taban fiyat, fındık bölgesinde yaşayan üreticilerin derin bir nefe alması anlamına gelir. Ürüne olan güvenleri artar, geçim sıkıntısı girdabından kurtulur.
 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde