02 Mayıs 2024
FATSA İLÇE BAŞKANI KİM OLACAK? GÜNDOĞDU KENDİNİ YAKACAK MIYDI?
- Çarşamba, 28 Şubat 2018
Toplumumuz haklı olarak iktidar partisinin yöneticilerini analiz etmek durumunda.
Çünkü tüm beklentiler, hizmetler, yatırımlar iktidar partisi tarafından yönetilmekte.
Dolayısıyla iktidarın yerel temsilcilerini de özüne öz bilmeliyiz.
Kongrenin ertelenmesinden sonra Fatsa AK Parti ilçe teşkilatı şu durumda yetkisiz.
Ertelemeden dolayı Abdullah Uçar yönetimi düşmüş durumda.
Sayın Uçar’ın yerine kongreyle yeni bir kadro oluşturulacak.
AK Parti Fatsa teşkilatı için isimler aranıyor. Birden fazla isim üzerinde duruluyor. Netleşmiş bir pozisyon yok.
Parti müfettişi geldi.. raporlarını hazırlayıp genel merkeze sunacak.
Pazartesi günü temayül yapıldı. 5-6 isim üzerinde duruldu. Genel Merkez yetkilisi oylamaları ve bire bir görüştüğü şahısların düşüncelerini parti yetkili kurullarına bildirecek.
Tabii ki AK Parti Fatsa’da yöneticisiz kalmaz. Er veya geç bir teşkilat oluşturulacak. Toplum ister ki güçlü ve birikimli bir yönetim olsun. Beklentileri bilen, hizmet üretebilecek, yatırım planlayabilecek bir kadro oluşsun.
Görevlendirilecek kadronun vizyonu tabii ki önemli…
İlçe başkanı olacak birisinin ileriye dönük hesabı olmalı. Siyaseten yükselmenin düşüncesini taşısın. İlçe başkanlığından belediye başkanlığına, belediye başkanlığından milletvekilliğine, milletvekilliğinden bakanlığa yükselme düşüncesi olsun. Yükselme hesabı olmayan bir siyasetçinin topluma kazandıracağı bir planlaması da olmaz.
Şu anki milletvekilleri, belediye başkanları böyle hesaplar yapan ilçe başkanları istemezler, ancak koltuklar baki kalmıyor. Değişiyor ve yenileniyor.
Ben Fatsa teşkilatı için üç grubun ağırlık koyacağı kanaatindeyim.
Birincisi Enver Yılmaz-Hüseyin Anlayan, ikincisi Numan Kurtulmuş-Ergün Taşçı, üçüncüsü Fatsa teşkilatındaki güçlü olan kişilikler. Yani yeni yönetimi bu üç unsur şekillendirecek.
Aynı durum Altınordu ve Ünye ilçeleri için de geçerli. Ve Ulubey, Mesudiye, Kumru, Aybastı ilçelerinin de kongreleri ileri bir tarihe ertelenmişti.
* * *
GÜNDOĞDU KENDİNİ YAKACAK MIYDI?
AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, “TMO fındık satarsa Ordu Meydanında kendimi yakarım” demişti.
Allah korusun böyle bir şey olmayacak.
Metin beyle TMO’nun satışa çıktığı gün bir telefon görüşmemiz oldu. Bu görüşmede “ … kendimi yakarım …” beyanını sordum ve “ … Ben, zararına satarsa kendimi yakarım demiştim …” dedi.
“Bakınız TMO 11.50’den satışa çıktı. Bu ne demektir, kazancına satış. 9-10 TL.’den almış, 11.50 TL.’den satıyor. Bu satış kamunun kazancına. Dolayısıyla üreticinin kazancına. Yok efendim ürün çürütülse daha mı iyi. Zarar etse kimin menfaatine. Bu para hazinenin değil mi. Hepimizin değil mi. Dolayısıyla zararına bir satış olmadığı için benim sözüm geçersiz olmuştur. Kaldı ki aldığı fiyatın altında bir fiyattan satsa yine sözümdeyim. Ordu meydanında kendimi yakarım.”
Kısaca; Metin Gündoğdu bunu söylüyor.
Yanlış da söylemiyor. TMO aldığı ürünü kazancına satıyor.
İyi ki öyle oldu, biz de bir can kaybından kurtulmuş olduk.
Zararına satsa ne yapardık? Bir milletvekilimizin yanmasına sebebiyet verirlerdi.
TMO’ya “Metin beyi yanmaktan kurtardığı için” teşekkür ederiz.
Aslında Metin Gündoğdu böyle iddialı ve afaki sözler söylemekten de kaçınmalı. Allah korusun ya zararına satsa ne yapardı.
Kendini yakacak mıydı?
* * *
İTTİFAK DA AÇIKLAMIYOR,
ADAY DA AÇIKLAMIYOR
Siyasi partiler arasında seçimlerde ittifak yapmak artık yasal olarak olanaklı.
AK Parti ile MHP ittifakı iki parti arasındaki görüşmeler sonunda somut hale geldi. Bu ittifaka BBP’de eklemlenebilir.
Bu durumda hem AK Partinin hem de MHP’nin karlı çıkacağı düşünülüyor.
AK Parti başkan seçtirecek, MHP seçim barajını aşacak.
Şimdi diğer partilerin ittifakları bekleniyor.
AK Parti ve MHP bilhassa CHP’nin kimle ittifak yapacağına odaklanmış durumdu. HDP’nin durumunu dört gözle beklemekteler. Hele bir de CHP-HDP ittifak yaparsa değmeyin AKP ve MHP’nin keyfine. Başlayacaklar CHP’yi linç etmeye.
Bu ittifakı da heyecanla bekleyecekler. Hatta CHP – HDP’nin ittifak yapması yönünde görüş açıklayacaklar.
Böyle bir ittifak sonunda da “CHP, HDP, FETÖ, PKK …. vs” ittifak yaptı diyecekler. CHP, teröristlerle birleşti diyecekler. Milli ve yerliler, gayri milli ve teröristler yaftalaması yapacaklar.
El insaf.
Oysa HDP bu ülkenin yasal kriterlerine göre kurulmuş bir partisi. Hatta çözüm süreçlerinde AK Parti ile masaya oturmuş ve AK Partinin ittifak yaptığı kankisi olan bir parti. Kirli siyaset terminolojisi ve argümanları zamanın ruhuna uygun yapıldığında işler değişiyor. Güçlü olan ittifak yaptığında iyi, güçsüz olan yaptığında linç girişimi başlıyor.
Kısacası CHP’nin işi zor.
Ancak 16 Nisan referandum seçimleri bileşenleri yeniden sandıkta birleşmeyi sağlarlarsa.. başkanlık seçimlerinde AKP-MHP ittifakının garantisi olmayabilir.
Erken olmazsa seçimlere daha çok zaman var.
CHP haklı olarak erken davranmıyor. Hem ittifak konusunda hem de başkan adayı konusunda sır vermiyor. Açıklama yapmıyor. Açıkladığı an bindirme başlar, linç başlar. Bunu biliyor.