29 Nisan 2024
HER KESİMDEN OLUŞAN GENİŞ KİTLELER NİYE KATILMADI?
- Çarşamba, 19 Temmuz 2017
Temmuz sıcaklarını yaşıyoruz.
Mevsim normallerinde seyreden havayı 15 Temmuz nöbetleri daha çok ısıttı.
Isınan bu hava siyasilerin birbirlerine söyledikleri sözlerle yakıcı hale geldi.
Ülkemizde bir yıl önce darbe kalkışması yaşanmış, bunun birinci yıldönümü kutlanırken barış dilini kullanması gereken liderler birbirlerine ağır ithamlarla suçlamalarda bulundular.
Cumhurbaşkanımız ile ana muhalefet lideri arasında büyük söz kapışması yaşandı. Çok kavgacı bir süreç götürüyorlar. Birleştirici, kucaklayıcı, barışçı üslup yerini kavgaya bırakmış. Her iki taraf tabanlarını pekiştirme adına birbirlerine hakaretler yağdırıyorlar. Toplumsal kutuplaşmanın değirmenine su taşıyorlar.
Birinci yıl kutlamalarına bakıldığında 15 Temmuz AK Partinin kutlamasına dönüşmüş durumda. Öyle de oldu. Kutlamaların tamamında AK Parti teşkilatlarını görmek mümkün. Farklı simaları arada bul. Resmi zevat mecburi katılım sağladı. Önde resmi protokol, arkada AK Parti kitleleri.
Bu kalkışma sanki AK Parti’ye yapılmış bir kalkışma algısı yaratılıyor.
Oysa daha birinci yılında bu algı olmamalı. Çünkü bu kalkışma ülkemizin tüm kurum-kuruluş ve rejimi ile Türk milletine yapılmış bir kalkışmaydı. Emperyal güçlerin ülkemiz üzerine yazdıkları senaryonun bir sahnesiydi. Sahnedekiler başarılı olamadılar. Karanlık emellerine ulaşamadılar. İç savaş hayalleri suya düştü.
* * *
Anlaşılıyor ki; kutlamaların birinci yılında toplumsal uzlaşı sağlanabilmiş gibi görünmüyor. Her kesimden simalar kutlamalara katılmış sayılmaz.
AK Parti karşıtları birinci yıl kutlamalarına iştirak etmedi. Bunun da sebebi AK Parti politikaları. Biraz da kutlamaların abartılı olması. Yani birinci yıldan ayrışma başlamış durumda.
15 Temmuzun birinci yılında başta FETÖ olmak üzere bütün terör örgütlerini şiddetle lanetliyoruz. Rejimimize kasteden dinci faşist çeteleri kınıyoruz.
Cumhuriyet değerlerine, Atatürk ilkelerine kim kast ediyorsa o bizim için en büyük düşmandır. Ülkemiz üzerinde hain planlar yapan her kim olursa olsun bu milletin düşmanıdır.
Bu millet demokrasisine, milliyetine, hukukuna, insan haklarına, ifade ve inanç özgürlüklerine sonuna kadar sahip çıkacaktır. Bu milletin geçmişinde daha nice kahramanlıklar vardır. Milli duruşlar vardır. Unutmayız, unutturmayız.
“Kahrolsun emperyalizm, yaşasın tam bağımsız Türkiye” bizim vazgeçilmez hedefimizdir.
Daha abartısız 15 Temmuzlarda toplumun her kesiminden geniş kitlelerin buluşması dileğiyle…