FETÖ İLE MÜCADELE MEDYE İLE MÜCADELEYE DÖNÜŞMEMELİ

FETÖ ile mücadele amacıyla başlatılan operasyonlarda başarılı olundu mu?

Yoksa bu mücadelenin yönü ‘Ak Partiye demokratik yollardan muhalefet eden’ cenahın üzerine mi boca ediliyor?

15 Temmuz darbe kalkışması öncesinde ve sonrasında bu kanlı örgütün tüm gizli faaliyetlerini ortaya çıkarmak için gazetecilik görevlerini yerine getiren Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerinin çalışanlarına mı yöneldi?

Acaba mücadelede yeni kumpasların tezgahları mı kuruluyor?

Zekeriya Öz’ün Ergenekon ve Balyoz davalarında oluşturduğu hayali iddianamelerde olduğu gibi hukuk üzerinden bir linç girişimi mi söz konusu.

Toplumun gözü önünde en bariz açıklığı ile cereyan eden somut oluşumların üzerine gidilmezken medya üzerinden görevlerini yapan gazetecilere FETÖ’cü kılıfı uydurularak tutuklanmaları mücadelenin sulandırılmasına yol açmaz mı?

Soruları çoğaltmak mümkün.  

Ancak mücadelenin gerçek mecrasından sapması örgütün işine gelir. Kaldı ki; bu sapmadan mütevellit örgütün ne kadar mutlu olduğunu anlamak zor olmasa gerek.

Diyeceklerdir ki; “…işte istediğimiz oldu. İbre başka alanlara yöneldi. Tamda bunu bekliyorduk!...”

O halde hukuka sığmayan, basın ve ifade özgürlüğü kriterlerine ters düşen oluşumlardan hızla kaçınılması gerekmez mi?

Başta Sözcü Gazetesi olmak üzere FETÖ ile mücadelenin açık savunucusu olmuş bu basın kuruluşu ve bu gazetenin çalışanlarının tutuklanması hiçbir şekilde basın özgürlüğü veya ifade özgürlüğü kriterlerine uymayan bir tavır değil mi?. Bu durum kamuoyu vicdanında da ciddi manada yara açmaktadır. Gelişmiş demokrasilerde bu gibi oluşumlar hukuka aykırı olarak tanımlanmaktadır. Doğrudan veya fiilen bir iltisak yoksa tutuksuz yargı alanı açık tutulmalı. Yaşanan tutuklamalardan anlaşılıyor ki; bir linç girişimi ile karşı karşıya kalınmaktadır.

Bırakalım da basın özgürce görevini yapabilsin. Terör propagandası yapanlarda hukukun karşısına çıkarılsın. Buna şüphe yoktur. Çeşitli baskılarla da basın susturulmaya kalkışılmasın. Özgür bir basın, objektif bir basın, tarafsız ve bağımsız bir basın yandaş basından çok daha evladır. Gerçekleri ortaya koyar ve bu gerçekler üzerinden politikalar üretilir. Ayrıca gerçek gazetecilik yaparak iktidar ve muhalefetin hatalarını düzeltmesine yardımcı olur.

İlerici ve özgürlükçü gazetecilerin, gerici - faşist darbecilerle yan yana getirilmesi akla ziyan davranışlardır.

Lütfen terörle mücadeleyi sulandırmayalım…

Bu ülke gerçek vatanseverlerle ileri adımları atacaktır. Toplumun tamamının aynı görüşte olmasını bekleyemeyiz. Tabii ki düşünceler farklı olacaktır. Bu toplumsal zenginliğimizi ortaya koyuyor. Görüş ayrılıklarımızdan dolayı düşmanlık üretmemeliyiz. Aksine bütünsel yapımızın güçlenmesi için düşüncelerimiz farklı olacak ve bu farklılığa saygı göstereceğiz.