20 Nisan 2024

NASIL BİR ANAYASA İSTİYORUZ

  • PDF

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesi ve rejimin temel kabulleri” ve Anayasanın temel Haklar ve özgürlükler rejimi nasıl olmalı başlıklı yapılmak istenen,bir anayasanın öncelikle felsefesinin ve ilkelerinin tartışılması zorunlu hale gelmiştir.Yöntem olarak toplumsal katılıma ve tartışmalara açık olması ve bu sürecin saydamlığının benimsenmesi zorunludur.Bu süreçte diğer ülkelerdeki anayasa yapılmasındaki yöntemler dikkate alınarak acele edilmemelidir.

  AKP Hükümetine bu yönde yapılacak acil çağrı ile toplumda nasıl bir anayasa istenildiği konusundaki tartışmalar sonuçlanmadan bir Anayasa taslağının TBMM’ne getirilerek,yeni bir anayasa yapılması düşüncesinden hemen vaçgeçilmemesinin önerilmesi ve en azından  2 veya 3 yıl geçmeden ve tartışmalar sonuçlanmadan yeni bir tasarının Meclise getirilmemesinin istenmesi benimsenmesi gerekmektedir.

    Anayasanın her yerde ,herkes için ve her zaman geçerli olan bir metin olarak modernleşme temelinde geleceğe dönük olarak hazırlanması,muhalefet partilerinin,sivil toplum örgütlerinin de ortak görüşü alınarak geleceğe dönük olarak hazırlanması gerekmektedir.

   Ülkemizin kamusal zenginliklerini,belli bir zümre adına kullanan,emek ve emekçinin haklarına geçit vermeyen neoliberal bir ideolojiyi benimseyen bir anayasa değil,aksine temel haklar,ekonomik ve sosyal haklar konusunda eşitlikçi ve özgürlükçü bir anayasa son derece gereklidir.

    Temel Haklar ve özgürlüklerin korunmasında;”İnsan Haklarını ve Temel özgürlükleri Koruma Sözleşmesinin ve Protokollerinin(AİHS)temel alınması kuşkusuz doğru bir yaklaşımdır.

   Yaşama hakkı konusunda devlete sadece öldürmeme yükümlülüğü değil,aynı zamanda yaşam hakkını koruma yükümlülüğü  de getiren maddelerin düzenlenmesinde ve kişinin dokunulmazlığı ile maddi ve manevi  varlığı hakkındaki haklarının sınırlandırılmasında uluslar arası sözleşme ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesindeki kararlar dikkate alınmalıdır.İfade özgürlüğü ve özel yaşamın korunması hakkı olmak üzere tüm hak ve özgürlükler titizlikle korunmalıdır.

    Kadınlarla erkekler arasındaki eşitlik için elde edilen Anayasada öncelikle zihniyet farklılıkların,farklı düşüncelerin terk edilmesi sağlanmalıdır.kadınlarla erkeklerin eşitliğinden asla vaçgeçilmemesi ve gerçek eşitliğin sağlanması amacıyla pozitif ayrımcılık ilkesinin tanınarak hükümetin kuruluşundan,TBMM üyesi ve sendikal üyelik veya meslek örgütlerin yönetimi gibi yaşamın her alanında kadınların yer almasını sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır.Temel hak ve özgürlüklerde sınırlama getirilen “genel ahlak”kriterinden derhal veçgeçilmelidir..Kadınların hayatını ve kılık kiyafetinden çalışma özgürlüğüne kadar etkileyen,her zaman her yerde baskı unsuru olarak kullanılan”genel ahlak”kriterinin kadınlar üzerinde baskı unsuru olarak kullanılmasına son verilmelidir.

   Milli güvenlik gibi kurumlar Anayasa dışına çıkarılmalıdır.Hakimler ve Savcılar Yüksek kurulundan vazgeçilmelidir.Anayasa vesayet yaratan kurumlar olmamalıdır.

   Anayasa çevre hakkı,konut hakkı,seyahat hakkı gibi sosyal ve ekonomik haklara önem verilmesi ve titizlikle üzerinde durulması gerekmektedir.Bu hakların mutlaka anayasa yer alması sağlanmalıdır.Ayrıca engellilerin durumlarıyla ilgili olarak sosyal hukuk devleti tanımına uygun bir yaklaşımla koruma ve çözüm üretilerek engellilerin çalışma hayatında çok sık karşılaştıkları ayrımcılık önlenmelidir.Yargı bağımsızlığından ve yargının yasama ve yürütmeye bağlı olmadığını kabul ederek kuvvetler ayrılığı içindeki yerinden asla taviz verilmemelidir.Yargının yürütme veya yasamaya bağlanmasını ve işleyişine müdahale eden düzenlemeler .reddedilmelidir.

 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde