Radyo ve Televizyon Üst Kurulu RTÜK, TELE 1’de Enver Aysever’in sunduğu “ Ayrıntılar” programına konuk olarak katılan TİP Milletvekili Sera Kadıgil’in Diyanet eleştirisi sebebiyle TELE 1’e 3 günlük ekran karartma cezası vermişti.
RTÜK oyçokluğu ile alınan kararın gerekçesini Sera Kadıgil’in Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir” sözleri olarak göstermişti.
Bu karar üzerine TELE 1 cezanın iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle yargıya başvurmuş ve Ankara 2. İdare Mahkemesi, oybirliği ile yürütmenin durdurulması kararını vermişti.
RTÜK bu karara karşı bir üst mahkemeye itiraz etmişti. Ankara Bölge İdari Mahkemesi İdare Mahkemesinin verdiği yürütmeyi durdurma kararını iptal etti ve TELE 1’in ekranı karartıldı.
Hem RTÜK’ün bu ceza kararı…
Hem de bu cezanın yürütmesini durduran İdare Mahkemesi kararını kaldıran bölge İdare Mahkemesi kararı…
Anayasasında Demokratik, Laik ve sosyal Hukuk Devleti yazan Türkiye Cumhuriyetinde mantıksız, haksız ve hukuksuz bir karardır.
Çünkü; Sera Kadıgil TELE 1’de personeli değildir. TELE’1’ de program yapmamaktadır. TELE 1 adına konuşma yetkisine sahip değildir.
Dolaysıyla, sözleri asla TELE’1 bağlamaz. Özetle önceden ne diyeceği de bilinmeyen bir konuğun sözleri dolaysıyla TELE 1’in cezalandırılması, bırakın yasaları düz mantığa bile aykırıdır. Hukuksuz bir karardır.
Çünkü; Diyanet İşleri Başkanlığı devletin bir bürokratik kurumudur ve her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı onu eleştirmek hakkına sahiptir,
Üstelik Sera kadıgil Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştirirken aslında görevini yapmaktadır .Demokrasiye aykırı bir karardır.
Çünkü; Sera Kadıgil bir milletvekilidir, kürsü dokunulmazlığına sahiptir. Kürsüde dile getirdiği görüşleri dışarıda da aynıyla dile getirmek hakkına sahiptir.
Üstelik bir siyasi parti üyesidir ve her siyasal parti üyesi gibi gibi iktidarı ve devletin bürokratik kurumlarını eleştirmek, hatta onların kaldırılmasını bile istemek hakkına sahiptir.
Unutulmasın ki bu rejimde bir siyasal lider, bırakın diyanet İşleri Başkanlığı’nı Anaya Mahkemesinin kapatılmasını bile önerebilmiştir.
Hukuk Devleti kavramına, temel hak ve özgürlüklere aykırı bir karardır:
Çünkü sadece bir devlet kurumunun eleştirilmesi değil, iktidarın bir siyasal eğiliminin, bir yöneliminin ve bunu temsil eden bir kurumun eleştirilmesi de ifade özgürlüğüne girer.
Evrensel hukuk ve demokratik rejim anlayışına da aykırıdır. Çünkü din ve mezhep inançları üzerinden, tek bir inanç grubuna yönelik olarak tekelci ve istismarcı bir biçimde siyaset yapılması hem Hukuk Devleti’nin hem de demokratik rejiminin altını oyar.
Sevgili okurlarım
Özetle RTÜK’ün verdiği ceza ve bu cezanın yürütmesinin durdurulmasının kaldırılması ve TELE-1 ekranının karartılması, Anayasa’ya da Demokrasi’ye de Hukuk Devleti’ne de Laikliğe de temel hak ve özgürlüklere de mantığa aykırıdır. Kalın Sağlıcakla !