Fatsa merkez İnönü(köyü)mahallesi camii imamı Adem KARACAOĞLU’nun görevli bulunduğu camide sürekli görev yapmamasına göz yumarak,yasal denetim görevini ihmal eden Fatsa İlçe müftüsü Hüseyin CAN hakkında 4483 sayılı yasanın ilgili hükümlerine göre ön inceleme yapılmasına yönelik Fatsa Kaymakamlığı Ordu İl Müftülüğü bünyesinde İlçe Müftüsü statüsünde eşdeğer bir görevliyi muhakkik tayini için,Valilik kanalıyla talep etmiştir.

Yapılacak ön inceleme işleminde adı geçen camii imamının görev yapmadığını,köyde ikamet etmediğini,hatta ramazanda teravih namazlarına bile gelmeyip,görevini  aksattığı yönünde yürütülen iddialara delil olması açısından,disiplin soruşturması sonucu uyarma tecziye işleminin yanında delil olarak İnönü mahallesinde ikamet eden başta mahalle muhtarının haricinde aynı mahallede ikamet eden 3-4 kişinin tanık olarak dinlenmesini Ordu İl Müftülüğüne sunduğum dilekçemle talep etmiş isem’de;

Bu talebimizin gereğine bu güne kadar tevessül edilmemiştir.

4483 sayılı yasanın 7.maddesinde yetkili merciiler “ suçun öğrenilmesinden itibaren otuz-gün içinde “ ön inceleme işlemi hakkında karar vermek zorunda oldukları,bu sürenin uzatılması için,muhakkikler yetkili mercilerden 15 günlük ek süre isteyebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Yasanın bu amir hükmüne rağmen,bu süreye yetkili merciiler uymamış,gösterdiğimiz tanıkların dinlenmesi yönündeki talebimiz hiçbir gerekçe gösterilmeden dinlenmeden eksik inceleme sonucu karar teatisinde bulunulacağı kuşkusuzdur.Bunun altında yatan tek gerçek neden ise;hakkında ön inceleme yapılan müftünün İl Müftüsü Mürsel ÖZTÜRK tarafından korunmak istenmesidir.

Bu durum ise,bir hak kaybıdır.

Konuyla ilgili 19.temmuz 2017 tarihli köşe yazımda; “Görev yapmayan imamı denetlemeyen Müftü “ başlığını taşıyan yazı içeriği hakkında tekzip hakkını bile kullanamayan İlçe müftüsü Hüseyin CAN her ne şekilde olursa olsun bu şekilde hareket eden bir din görevlisinin görev yapmamasına asla kayıtsız kalmaması gerekirdi.

Diyanet İşleri Başkanlığının Camilerin Açık tutulması yönünde 81 İl Valiliğine gönderdiği Genelge  metninden’de açıkça anlaşılacağı üzere; “ Başkanlığımızın görevleri arasında milletçe dayanışma ve bütünleşme anlayışıyla siyasi görüş ve düşünce konusunda aydınlatmak,cami ve mescitleri ibadete açmak ve yönetmek ve camilerimizin sürekli olarak 24 saat açık tutulması gerekmektedir…denilmektedir.

Disiplin soruşturması sonucu hakkında uyarma disiplin cezası işlemi tesis edilen camii imamı Adem KARACAOĞLU şehir merkezinde ikamet ettiği,görev yeri bulunan İnönü mahallesi ile şehir merkezinin 12 km uzaklıkta olduğu yapılan inceleme/soruşturma sonucu sabit olduğuna göre; sürekli olarak Camiyi de açık tutmadığı ortadadır.Kamu ve özel bütün din görevlileri görevli bulunduğu cami ile,yerleşim sınırları içinde ikamet etme mecburiyetinde olduğu,bu mecburiyetin usul ve esaslarını ise bağlı olduğu kurumun yani Diyanet İşleri Başkanlığının belirleyeceği hüküm altına alınmıştır.

Sağlık hizmetleri gibi,Din hizmetlerinin sürekliliği ve 5 vakit camide namaz vakitlerinin ifasının görevli tarafından ertelenemez özelliği nedeniyle,Diyanet hizmetlerinde çalışan cami görevlilerinin  ihtiyaç duyulduğunda bile,en kısa sürede ulaşımının sağlanmasının büyük önem taşıdığı,bir cenaze selası için bile camii imamının acilen görev yerinde olmasını bile dikkate alan Diyanet İşleri Başkanlığının Genelgeleri İlçe müftüsü tarafından göz ardı edilmiştir.

 Gazetecilik çalışmalarım sonucu İnönü(köyü) mahallesine gidip,halkla bu konuda iletişim kurdum.Halkın çoğunluğu cami görevlisine ait cami lojmanı bile bulunmasa,kiralık boş evlerin bulunduğundan söz etmektedir.Cami imamı bulunan Adem KARACAOĞLU’nun köyde ikamet etmeyip,görev yapmadığından söz etmektedirler.Lojmanın ve Cemaatin bulunmaması görev yapmamasına ve köyde ikamet etmemesine bir gerekçe olmadıklarını söylemektedirler.Cami imamını görev yapmadığından dolayı kanuni görev sorumluluğunu yerine getirmeyen müftü hakkında muhakkikin ön inceleme raporunu siz kamuoyuyla paylaşmak dileğiyle kalın sağlıcakla!