26 Nisan 2024

FINDIK KURDU

  • PDF

      Fındık, ülkemizde çoğunlukla Karadeniz’in kıyı illerinde yetişir ve ihracatta çok önemli yer tutar. Ürün verimliliğini bakım ve iklim koşulları, fiyatını uluslararası tekeller belirlerken hamallığı da üreticiler yapar.! Yani, ürün doğayla, üretici küresel güçlerle baş başadır. Yönetenler gelir desteği veriyoruz derken gübre başta olmak üzere girdi fiyatlarındaki artışı söylemezler. Aslında destekleme oya endekslenirken, maraba durumunda olan üreticiler de küresel güçlerin kölesi durumuna geldiler.

       Fındık üreticilerinin yaşadığı coğrafyada AKP yıllardan beri ezici üstünlükle seçimleri almaktadır. Çok eski yıllara gitmeye gerek yok. 2020 fındık fiyatlarıyla 2021 fındık fiyatlarını ve girdi fiyatlarını kıyaslayamayan tarım hiç yapmasın zaten. ! Yönetenler  ise sürekli olarak yerli ve milli nutukları atarken “üreticimizi ezdirmiyoruz, tekelleşmenin önüne geçilecek, ürününüzü satmayın bekletin, fındık fiyatları artacaktır” gibi alışık olduğumuz masalların ötesinde bir şey yapmamaktadırlar. Bunlar fındıkta da devlet politikasının yoksunluğunun ifadesi olup ciddi söylemler değildir. Ülke yararına ve kolay iş yapmak istiyorsanız TÜİK’e fındığı enflasyon sepetine attırın da ülke enflasyonu eksiye insin.! Çünkü geçen yıla göre fiyatı düşen tek ürün.!

       İktidarın geçen yıl uluslararası bir fındık şirketine 667 milyon lira teşvik verdiği yerde üreticiye ancak hamallık düşmüştür. O halde yerli ve millilik sözde kalmıştır. O miktarda ki parayı fiyata yansıt bakalım nasıl yeşeriyor fındık dalları.!

       Dünya rekoltesinin yüzde yetmişini üreten fındık üreticilerinin ekonomik çöküntü içinde olduklarını ve bu yıl gübrenin adını bile anamayacaklarını AKP  bölge milletvekilleri de çok iyi biliyor ama ağızlarını açamadıkları gibi halkın içine çıkmaktan da kaçınıyorlar. Ziraat odaları ise aman iktidarı karşımıza almayalım mantığı ile sağır ve dilsizi oynuyorlar. Bu da gösteriyor ki oda seçimlerinin delegeyle değil, üyelerle yapılma vaktinin çoktan geldiğidir.

       Bütün tarımsal üretimlerde üreticilerin ekonomik durumunu ulusal tarım politikası düzeltebilir. Kendini halktan saklayan ve siyasi geleceği liderinin dudak aralarında saklı olan vekillerle, etliye sütlüye karışmayan üretici birlik ve odalarıyla, fındık tanıtım grubunun reklamlarıyla olmaz. Üreticinin söz sahibi olmadığı yerde tarımın da olmayacağını, samanda dahil olmak üzere ithal edilen tarımsal ürün çeşitliliğinden ve artan miktarlarından anlıyoruz.!

       Ordu Ticaret ve Sanayi Odası başkanının “fındık üreticisi bir kiloda 3 TL kazanırken, Türkiye’de tekel olan firmanın ise en az 30 TL kazandığını, üreticinin elinden tutan bir güç olması lazım. Aksi halde üretici fındık işçisi konumuna geldi” ifadeleri marabalıktan köleliğe dönüşmenin gerçeğidir.

       Üretici mevsiminde gerekli ilaçlamayı yaparsam fındığın kurdunu yok ederim sanıyor. Ama  fındığın kurdu içinde olmayıp onu küresel güçlere terk ederek oluşturulan fiyat politikalarındadır.

         Bu işler devlet politikasıyla olur, fındık tanıtım grubunun sloganı ve sindirilmiş Ziraat odalarıyla olur diyorsanız üretici köleliğe devam ederken, küresel güçler aganigi maganigi...!

 

Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Kasım 2021 07:55
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde