ZEMHERİ AYAZI

                      Zemheri, 22 Aralık ile 30 Ocak arasındaki dönem olup kışın en yoğun olduğu zamanlardır. En belirgin özelliğinin ise bir kısmı sonbahara, bir kısmı ise kışa benzediği için sıcaklık farklarının çok fazla olduğu söylenir. Zemherinin Ocak ayı kısmının anlamı siyasi tarihimizde önemlidir.

                      1980 tarihinde alınan ve 24 Ocak’ta açıklandığı için literatüre “24 Ocak kararları” diye geçen “ekonomik istikrar programı” adı verilen ve piyasa ekonomisinin kurumsallaşması için alınan bir dizi tedbirlerdir. Daha doğrusu dışa bağımlılığın temellerinin sağlamlaştırılması ve tüketim ekonomisine geçişin başlangıcıyla beraber milli ekonominin devreden çıkarılmasıdır.

                      12 Eylül 1980 darbesinin ağır 24 Ocak kararlarının rahat uygulanması için yapıldığı da zaman zaman konuşulmaktadır. Darbenin, ağır ekonomik programın uygulanması için nedenlerden biri olarak yorumlandığında üzerinden geçen 41 yıla rağmen istikrarsızlığın artarak devam etmesi her iki kararın da başarısızlıkla sonuçlandığının kanıtıdır. O zamanlar bile tezgah üzerinde duran ekmekleri günümüzde yoksulluktan askıya, ucuz ekmek satan belediye araçlarını engellemek için de genelge çıkarttık. Yüksek mahkeme kararlarını da “bizi bağlamaz” diye uygulamadık. Bunların adını da “nereden nereye” koyduk. Bütün bu başarısızlıklara kırkbir kere maşallah mı diyelim!

                      24 Ocak kararlarına ve darbeye karşı duranları da Zemherinin ayazına terk etmelerine rağmen o aydın kitleyi baskıyla, hapishaneyle durduramayınca başka yollar denenmiş ve aydınlanma öncüleriyle gençler ülkenin her köşesinde katledilmişler ancak yok edilememişlerdir.

                      Bu ülkede Uğur Mumcu gibi aydınlar ve niceleri bahar aylarını kendileri için değil halk için istemişler ve onun için yılmadan, kalemlerini eğip bükmeden canların pahasına ülkenin baharı yaşamasını arzu etmişlerdir.

                      Onların yaşamı hep Zemheri ve Gücük ayı olmuştur. Hiç kış görmeden sürekli baharı yaşayanları ise Mumcu “Haklıdan yana değil, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. Güç merkezi değiştikçe dönerler;fırıldak olurlar” diyerek çok güzel tanımlamıştır. Günümüzü ne de güzel özetliyor değil mi?

                      Bu özetlemeye uymayan Zemheri şehitleri Uğur’lar, Gaffar’lar, Hrant’lar ..... gibi nicelerini saygıyla anıyor ve rahmet diliyorum. Ülkemiz yaşayanları Mart, Abrul, Kiraz, Orak .... gibi bahar ve yaz aylarını mutlaka görecektir ve buna da layıktırlar.

                      Baharı ve yazı azınlığa, Zemheriyle Karakışı halka bırakmak adaleti sağlayamayacağı gibi insan onuruyla da bağdaşmaz...

                      Bir daha sürekli Zemheri ve Karakışları yaşamamak için fırıldak ekseninden uzak ve karşılarında durulması gerekmektedir.

                      Sürekli dönmekte olanlar durunca da başlarının döneceğini bilmelidirler...