29 Mart 2024

97. YIL

  • PDF

Arapça bir sözcük olan cumhuriyetin kelime anlamı Türk Dil Kurumuna göre “Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi”demektir. 

             Cumhuriyet ise devlet ve hükümet başkanının halk tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik haklarının sürekli olarak bir aileye (monarşi) veya gruba (oligarşi) ait olduğu yönetim biçimlerine tepki olarak ortaya çıkan cumhuriyet, günümüzdeki devletlerin büyük çoğunluğunun uyguladığı yönetim şeklidir. 

            Ancak cumhuriyet rejiminin yaşaması için demokrasinin geliştirilmesi ve yönetenlerin adil davranması gerekir. Nimetinin azınlık bir kesime verilmesi, külfetinin de halkın sırtına yüklenmesi rejimle bağdaşmayan bir gerçektir.

            Bu yıl ülkemizde cumhuriyetin kuruluşunun 97. Yıl dönümüdür. Oldukça genç sayılmasına rağmen yine de geçen  bu kadar süreçte arzu edilen seviyede gelişmemiş ve kurumlarıyla henüz yerleştirilmemiştir.

Toplumun eğitimsizliği, sıkça yapılan askeri müdahaleler, oligarşik yönetime heveslenmeler bunda büyük rol oynamıştır. Bu etkenlerin üzerine bir de kaderci bakış açısı eklenip kültür, sanat ve bilime karşı açık söylenmese de bir soğuk yaklaşım başlatılınca doğal olarak rejimi yerleştirerek toplumu aydınlatmak kolay olmayacaktır.

Yönetenlerin bir kısmının Osmanlı isteği yani millet olma vasfının terkedilerek  ümmetçiliğe dönüştürülmesi özleminin duyulması özellikle eğitimsiz ve kaderci kesimlerin cumhuriyetin ne olduğunu bilmeden karalama çalışmaları, sistemin yerleşememesinde rol oynamaktadır.

            Son yıllarda bu olumsuzluklar yükselen bir grafiğe dönüşmüştür. Halkın iradesiyle seçilmiş kişilere benim siyasal görüşümden değilsen seni tanımam, seni çalıştırmam! gibi yaklaşımlar artmaya başlamışsa, aslında tanımadıkları kişiler değil, halkın iradesidir. Bir şekilde görevden uzaklaştırılan seçilmişler bunun örneğidir.

            Halk iradesine saygı duyulmamanın son örneğini yaşadık. Geçen hafta İstanbul’da Sağlık Bakanının ve daire amirlerinin katılımıyla gerçekleşen Coronayla ilgili toplantıya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının davet edilmemesi seçilene tahammülsüzlük ve hazımsızlığın, sonraki gün Bursa’da yapılan toplantıya belediye başkanının davet edilmesi ise siyasal yaklaşımın örneğidir. Bu tür etkinliklerin yapıldığı yerlerde siyasi görüşüne bakılmaksızın başkanların çağrılması kadar doğal bir şey olamaz.

            Bu şekilde davranışta bulunanlar sürekli güven ve itimat ile oy kaybettikleri gibi toplumsal uzlaşmayı da ötelemektedirler.

            Seçileni topal ördek gibi nitelendirenler, aslında seçmen iradesini öyle görenlerdir. Bu davranış ve zihniyetle rejimin yerleşmesi oldukça zor olacak ve her alanda kayıp yıllarımız fazlalaşacaktır.

            “Görevimizi, milletin arzularına uygun olarak yapabilmeyi bütün gönlümle temenni ederim.” Diyen kurucumuz Atatürk’ün yolundan saptıkça batağa sürüklenmek kaçınılmaz olacaktır. Bu duygularla hizmet edecek yöneticileri özlüyoruz.

                Sıradanlaştırılarak ruhu yok edilmeye çalışılan milli bayramlarımızın coşkulu ve milletimize yakışır bir şekilde kutlanması özlemiyle Cumhuriyetimizin 97. Yılı kutlu olsun.
 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde