Cümbüş; eğlence, canlılık, coşkudur. Başka bir anlamda ise metal gövdeli, tambura benzer bir sazdır. Bizim gibi yarı arabesk, yarı batılı daha doğrusu nereye ait olduğunu bilmeyen ülkelerde cümbüş eksik olmaz. Buna halk arasında ise “vur patlasın, çal oynasın” denir.

 

          Cumhurbaşkanlığınca düzenlenen “İstanbul Konserleri”nde yaklaşık 60 ismin sahne alacağı konserlerin her gün 21.00’de İletişim Başkanlığı YouTube kanalından yayınlanacağı ile yüksek maliyeti konuşuluyor. Pandemiye rağmen işsiz sayısında ki azalmayı kutlamak için yapılıyor olabilir.! Şahsım ekonomik boyutundan bihaberim ve izleme hakkını görmüyorum. Neme lazım bedavacılıktan takarlar makarlar.! Vur patlasın çal oynasının nakaratı:

 

          Heeey ile başlayıp;

 

 

          Bu hayat böyle geçer hey, diyerek bitiyor.

 

          Pandemiyi, ekonomiyi, işi, işsizliği, gamı, kederi, maskeyi, bankada güreş tutacak yöneteciyi, .... sosyal mesafeyi bile unutuyorsun ama sosyalleştiğini sanıyorsun.! Halkın bir kısmı ölmeyecek miyiz? Tabii ki eğlence de olacak diyor.! 30 milyonluk olduğu konuşulan konserlerde Ajda, Sibel, Alişan... çalıp söyleyecekmiş.! Aldıkları ücreti coronadan ölen sağlıkçıların ailelerine bağışlasınlar da dayanışmalarını görelim.! Sanatçılar mı, fırsatçılar mı?

 

          AKP Medya Başkan Yardımcısı E. Cemil Ayvalı’da kendini cümbüşe fazla kaptırınca herkesin bildiği şeyleri yetkili olarak ilk defa açıkladı. Bir televizyon programında yeni sahne almış sanatçı heyecanıyla bırakın telini, cümbüşün gövdesini pareledi. Bu ayarsızlığı akort etmek kolay olmayacak. Çünkü “kadere bak, kimlerr kimlerle beraber” tezini çürüttü.

 

          Ayvalı: “FETÖ ile AKP bürokraside geçmişte kol kola girdiyse, bunu da farklı darbecileri tasfiye etmek için yaptı. Bir tarafta, çok açık söylüyorum, darbeci Kemalist gelenek vardı, bir tarafta FETÖ vardı, bunları birbirine kırdırmak suretiyle yol almak mecburiyetinde kaldık” ifadeleriyle şarkının sözlerini söyledi. Şimdi cümbüşü kim çalar, kim oynar bilemem ama cümbüşün sesi çok daha kulak tırmalar. AKP’nin medya katında bir sıkıntı var ki geçen haftalarda bir yardımcı daha mahalleden ikametgahını almıştı. Ancak “birbirine kırdırmak” masum bir anlatım şekli olmayıp, ağır içeriklidir. Hukuk devletinde gereğini yapan birileri çıkacak mıdır?

         

          Twitter, manipülasyon yapıldığı gerekçesiyle çoğu AKP gençlik faaliyetleriyle bağlantılı olduğu söylenen yedi bin üçyüz kırk hesabı kapattığını duyurarak, sosyal medyadan cümbüşe katkı vermiş oldu.!

         

          İngiltere’den sonra ABD’de de köle tüccarları diyerek göstericiler tarafından içlerinde Kristof Colomb’un da olduğu bazı heykeller nehre atıldı ya da kaldırıldı. İnsanların kendileri için yüzyıllardır ulaşamadığı, ya da egemen güçlerin ulaştırmak istemediği evrensel değerlere, pandemi sayesinde ulaşmaları da ayrı bir konu. İnsanlar cümbüş çalarken, pandemi insan hakları dersi veriyor. Teşekkürler virüs.!

         

         

 

          Nasıl eğleniyor muyuz? Öyleyse cümbüşe gel. Vur patlasın çal oynasın....!