05 Mayıs 2024

YAYLANIN ÇİMENİ

  • PDF
     Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini yapmak ile görevlendirilenler devlet memurudur. Memurlar, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatla uygulamak zorundadırlar. 
     Belediye başkanı; il, ilçe ve beldelerde bulunan ve devlet yapısına bağlı olan belediyenin en yetkili tüzel kişisidir. Birincisi atama, ikincisi seçimle gelmiştir ama ikisi de devlete bağlıdır.
     Belediye başkanının en büyük görevi beldedeki sakinler için huzur ortamı yaratmak, beldenin ve halkın ihtiyaçlarına yanıt vermek, buna uygun eylemleri gerçekleştirmektir. 
     İlimizin belediye başkanı da huzur ortamı yaratmak yerine göreve başladığından beri partisiyle, bakanlar ile ve devlet memurlarıyla sürekli çatışarak ilimizi ülke gündemine huzursuzluğuyla taşımıştır. Asıl olan devletin bütün kurumlarının uyum içinde çalışmasıdır, çatışması değil... Her ikisininde görev tanımları değişik olmasına rağmen ortak amaçları hizmettir. Siyasetin varlık sebebi devletle çatışmak değil, uyum içinde çalışmaktır. Devlet memuru, yasasından kaynaklanan nedenlerden dolayı açıklama yapamazken, başkan siyasetten aldığı gücü de açıklamasında rahatlıkla kullanabilmektedir. Bu durum devlet memurunu savunmasız bıraktığı gibi devleti de zayıflatır. Anladığım kadarıyla başkan; Küçük dağları ben yarattım, büyüklerinde de emeğim var düşüncesinden kurtulamıyor. Ya da Ordu’da en büyük benim diyor... Bu düşünce tarzı her zaman olası yeni çatışmaların işaret fişekleridir.
     Özellikle geçen hafta Aybastı Perşembe yaylası şenliklerinde İl Emniyet Müdürü ile yarattığı protokol kavgası Turizm Bakanına etkinliği terk ettirecek hale gelmişse başkanın ciddi şekilde düşünmesi ve davranış tarzını değiştirerek uyumlu çalışmaları öğrenmesi gerekir.
     Bu olay olmamalıydı. Turizm kenti olma iddiasıyla yola çıkan Ordu,  ayağına gelen şans olan Turizm Bakanından yararlanmak yerine, onu kaos yaratarak etkinliklerden kaçırmıştır. Bunun bedelini Ordu’nun ödeyeceği aşikardır. Başkanın ise bedel ödeyip ödemeyeceği kentin değil, kendinin sorunudur.
     Daha önceleri Ordu’nun sıfır rakımlarında ki derelerinde başlayan koltuk kavgaları ve tartışmaları, cazgırların; 
     Pehlivan, pehlivaannn,
     Alta düşen üzülmesin, 
     Üste çıkan da sevinmesin.
     Nidalarıyla Perşembe yaylasının bin beş yüz rakımlı zirvesindeki çimenler üzerinde yağlı güreşe dönüştü! Arada yumruk da olduğundan boks da nasibini aldı. 
     Yaylanın çimenine kuzu yayılır türküsünden sonra; 
     Yayla yollarında galdım yalınız,
     Eşe dosta malum olsun halimiz.  
     Türküsünü de öğreniyoruz. Maalesef yaylanın çimenlerinde başka şeylerde oluyormuş. 
     Nereden nereye...
 
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde