03 Temmuz 2024

“TÜRKİYE’NİN NEFES ALMAYA İHTİYACI VAR”

  • PDF

“FATSA CESARETİNİ KIRIP, VİZYONER BİR KENT OLAMIYOR”

HDP Genel Başkan Yardımcısı Naci Sönmez; Fikri Sönmez’in (babası) anması için geldiği Fatsa’da çeşitli ziyaretlerde bulundu. 

 
Gazetemize de kısa bir ziyarette bulunan Naci Sönmez; gündeme dair sorularımızı yanıtladı.
 
Ülkenin geldiği durumu yorumlayan Naci Sönmez; “Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca birçok siyasi çalkantılı dönemler yaşadı. Askeri darbeler, siyasi partiler arası rekabet ve oradaki düzey buna dahil. Son 10-15 yıldan beri yaşadığımız dönem hiç yaşanmadı herhalde. Siyasette hukuk, adalet duygusu, rekabetteki düzey bunlar tamamen kayboldu. Bunun nedeni Türkiye’nin birikmiş sorunları var, siyasi krizlerin yanı sıra buna birde ekonomik kriz eklendi. Biz parti olarak sonuçta iktidarın bize yönelik algısı ayrı bir şey, biz esasen Türkiye de bugün bölünme fobisi olanların bu ekonomik kriz karşısında toplumsal dayanışmayı güçlendirmek ve talepleri gören bir yerden siyaset yapmaya çalışıyoruz. 
Son aylarda ekonomik açıdan Türkiye’de büyük bir yoksullaşma, geçinememe durumu var. Emekliler, asgari ücretliler isyanda. Sürekli bir değer kaybı ve ücretlerde de değer kaybı var. Esas olarak düşük ücretle çalışan toplumun alt sınıfları açısından ciddi bir kriz ile karşı karşıyayız. Bunun yönetilemediği kesin, artık iktidar bana göre miladını doldurmuştur.” Dedi.
Naci Sönmez, “sizin partinizin pozisyonu nedir, önümüzdeki seçimlere dair neler düşünmektedir” sorumuza; “HDP olarak 31 Mart seçimlerinde Türkiye de önemli bir sınav verdik. Ciddi bir politik strateji hayata geçirdik. ‘Kayyum atanmış belediyelerimizi tekrar kazanacağız, ama Türkiye’nin batısında da özellikle AK Partinin uzun yıllardır yönettiği belediyelerde ekonominin de en güçlü olduğu kentleri kaybettireceğiz’ dedik. Biz bir yandan kazanırken bir yandan da kaybettireceğiz. Bize yönelik yapılan saldırıları ötekileştirme, her türlü siyaseten izole edilme çabalarına karşı oylarımızı arttırarak parlamentoya daha fazla milletvekili ile girerek bir yanıt vermek, öbür taraftan da Türkiye toplumunun sadece bizim seçmenimizin değil farklı kesimleri sağcısı - solcusu, yoksulu - zengini bu ülkede adalet ve demokrasi talebi olan ciddi bir muhalefet var. Bu muhalefetin ve seçmelerin beklentilerine yanıt üretmek üzerine siyaset yapacağız. Doğal olarak cumhurbaşkanlığı kritik bir mevzu, bizi zaten şuan da toplumumuz izliyordur, ciddi ve sağduyulu bir siyaset yürütüyoruz. HDP olarak 27 Eylül de bir tutum belgesi açıkladık. Tutum belgemizde bizim için esas olan yargı bağımsızlığı, hukuk devleti, parlamenter sistem, güçlü demokrasi, çevreyi koruyacağımızı, kadınlara yönelik şiddeti ve cinayetleri durdu-racağımızı kapsayan bir Cumhurbaşkanını esas alıyor. İsim değil, ilkeler üzerinden politikamıza devam edeceğiz. 
 
Türkiye artık reformlarla yetinemez. Çünkü devlet, devlet kurumları çok tahrip edildi. Bu tahribat sadece ufak tefek dokunuşlar, reformlar ile düzeltilemez. Daha radikal kararlar ile yukardan aşağı toplumsal onayı da alarak, adeta 2023 seçimleri cumhuriyetin 100. Yılında yeni bir cumhuriyet, demokratik bir cumhuriyet kurma ekseninde yapılmalıdır. 
Biz Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı hiçbir zaman yapmadık. Yarında başka birinin düşmanlığını yapmayacağız. Karşıtlık siyaseti değil bu toplumun ihtiyaçları ve beklentileri üzerinden siyaset yapacağız. Türkiye’nin nefes almaya ihtiyacı var.” Yanıtını verdi. 
 
“HDP için Kürt partisi diyorlar. Yanıtınız nedir” 
 
“Toplumun, Halkların Demokratik Partisine (HDP) karşı tavrını sorgulamasını istiyorum. HDP bir Kürt partisi değildir. Seçmen kitlesi açısından Kürtlerin çoğunlukta olduğu, Kürtlerin kendi partisi gibi gördüğü ama 6 bileşeni olan bir partidir. Kürtlerin kendi partisi var zaten. Bu partinin adı da Demokratik Bölgeler Partisidir. DBP’de HDP’nin bir bileşendir. Biz bileşenler grubuna göre politika yapıp hareket ediyoruz. 
Doğal olarak ‘Karadenizlilerin o partide ne işi olabilir’ diyorlar. Biz Türkiye bütünlüğü projesi için bir aradayız. Partimize karşı devlet kurumlarını elinde tutanların propagandasına göre değil ne söylediğimize göre hareket edip bakmaları lazım. 
Evet; orada da bazı yanlışlar oluyordur, şöyle diyorlarsa PKK ile münasebeti nedir? Münasebet şudur: hiçbir örgütsel ilgisi yoktur. Sadece seçmenlerinin en az yarısı aynı zamanda o örgütün taraftarıdır. Güneydoğuda her ailede bir acı vardır. Örgütle bağlantıları da bu acılar üzerinedir.” Vurgusu yaptı. 
 
“Bir Fatsalı olarak Fatsa’daki gelişmeleri nasıl değerlendiriyor-sunuz?”
 
“Betona dayalı çarpık kentleşme burada da devam ediyor. Bu bir defa korkunç, kentin vizyonu yok. Ve sürekli bir rant üzerinden belirli kesimi zengin etmeye, onlara iş yaratmaya yönelik bir şey bu. Fatsalıların bunu hak etmediğini düşünüyorum. 
 
Fatsa’nın Karadeniz de önemli dönemeçlerde tarihsel anlamda bir yeri vardır. Örneğin; babam Fikri Sönmez ismini dünya tanıdı ancak Fatsa’da açtığı yola bile adını verme cesaretini gösteremediler. Halen de gösteremiyorlar. Dolayısıyla Fatsa cesaretini kırıp, vizyoner bir kent olamıyor. Altyapı bakımından gelişemiyor.” Dedi. ” 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde