Fatsa’ya bağlı  Yukarıtepe ve Yukarıbahçeler mahallelerinin birleştiği noktada özel bir  şirket tarafından sürdürülen siyanür yöntemiyle maden arama çalışmalarına bölgede oturan vatandaşlardan  tepki sesleri  yine yükselmeye başladı. “Biz maden aramasına karşı değiliz. İlkel yöntemle siyanürle maden aranmasına karışıyız”dediler

Maden bölgesinde oturan vatandaşlardan Cevat Akar tepkisini dile getirerek “ Bizim bu çalışma yapılan bölgemizde vatandaşımız siyanürün ne olduğunu bilmiyor, bilinmedikleri  içinde milleti kandırıyorlar. Siyanürün kesinlikle zararının olmadığını söylüyorlar. Ama bu gün Bergama’yı örnek alsınlar, 20 km den başlayarak 80 km alana kadar su içmek yasak. Suları zehirlenmiş Bergama’nın. Burası da aynı olacak ama halk kandırılıyor. Siyanür buraları tamamen bitirecek. Karadeniz’i 20-30 yıl sonra çocuklarımıza bir çöl olarak bırakacağız. Sadece burası değil Sinop’tan Artvin’e kadar 1200 tane proje var. Sayın Cumhurbaşkanıma soruyorum, bunlardan haberi varmı? Burada yaşayan halkın derdini biliyor mu bilmiyor mu?. Geleceğimizi nasıl garanti altına alacağız burada?

Osman Güvenalp  ise ” Çok yağış alan bir bölgede siyanür ile altın çıkarılması, siyanür havuzlarından çıkan zehirli atıkların toprağa karışma riskini artırıyor. Bölge ikliminin nemli oluşundan dolayı buharlaşarak havaya karışacak siyanür kent merkezlerini, bölgedeki tarım ve hayvancılık faaliyetlerini doğrudan tehdit etmekte. Ayrıca madencilik projesi yönetmeliklere de aykırı şekilde Fatsa İlçesinin içme suyunun temin edildiği Elekçi Deresine çok yakın planlanmıştır. Birkaç kez siyanür havuzlarının patladığı duyumunu aldık. Bunları söylemiyorlar. Hiçbir devlet görevlisinin de bu olayı belgelemek için cesareti de yok. Patladı gitti.Tüm canlılar bundan etkilendi. Köylüler mağdur, yolları kapanmış,seslerini çıkaramıyorlar,sindirilmişler veya  para ile doyurulmuşlar. Orman bitiyor, her şey bitiyor. Akşamları evimin önünde oturamıyorum. Çünkü buharlaşan siyanürler kafama yağıyor. Bunun psikolojik yapısı bir rahatsızlık sebebidir. Çevreye zarar veren üretim şekli asla uygulanmamalıdır. 

Çevreci Resul Şahin’de, “ Dünya’da siyanürlü balı, bölgemizde yetişen fındığı alacak bir yer varmı? Sadece  Fatsa’da 250 milyon lira fındıktan gelir sağlanıyor, bunu satamadığı zaman  insanlar bir yoksulluk çekecek, bu insanlar yaşamını ne ile idame ettirecek.  Burası nemli bir bölge olduğu için 28’de buharlaşan siyanür yağmur bulutları ile tepemize yağacak. Buradaki siyanür derelerimize akacak, yer altı sularımıza karışacak. Dolayısıyla 1 gr siyanür 800 litre suyu kirlettiğini, bütün canlıların suya bağlı olduğunu, susuz yaşam olmayacağını düşünürsek,buraya çed raporu verenler, ruhsat verenler, bu ormanları katlettirenler Anayasal suç işlemektedirler. Hukuk işlemiyorsa biz Fatsa halkı olarak hukukun işlemesini sağlayacağız. Biz hiçbir zaman maden aranmasına karşı değiliz. Biz Siyanürle altın aramanın ilkel bir yöntem olduğunu söyledik. Avrupa’da bu böylemi? Hayır. Modern yöntemlerle yapılıyor her şey. Biz de neden böyle”?diyorum..    ÖZEL HABER

MUHARREM GÖÇ  

 

Yorum ekle

İsim (gerekli)

E-Posta (gerekli)

Başlık

Sonraki yorumları bana bildir

Yenile

Gönder

İptal