İSTANBUL FATSALILAR DERNEĞİ’NİN GECESİ TÜRK YUNAN DOSTLUK GECESİNE DÖNÜŞTÜ!

GECENİN YANKILARI DEVAM EDİYOR(!)

Gecenin sunumunu baştan sona Araştırmacı Yazar Celal Çukurlu kaleme aldı, Tamer Özyurt ile Kardelen Nur Ece gerçekleştirdiler.

GECEYE DAMGASINI YUNANLI KONUKLAR VURDU

Yunanlı konukların Fatsa’ya davet edilme fikri Celal Çukurlu’dan çıkarken, Asım Öğün’ün desteği ve İsmail Hakkı Çelik’in yardımıyla gerçekleşti.

12 EYLÜL 2017 PERŞEMBE

Fatsa’nın geçmişinde iz bırakan, günümüzde yaşayan değerlerini, gelecek kuşaklara esin kaynağı olmaları bakımından onure etmeyi amaçlayan gecenin ön hazırlıkları 14 Eylül 2017 Perşembe günü saat 17.00’de Ordu – Giresun Havaalanına Müteahhit ve İş adamı Asım Öğün, beraberinde Fatsa’nın 7’nci Belediye Başkanı ve FATSO’nun Kurucu Başkanı  Terzioğlu Lazari Efendi’nin torunu Miltiadis ile eşi Marina’nın inmeleriyle başladı. Konukları havaalanında Celal Çukurlu ile Tercüman Fethiye Tepecik, bir buket çiçek vererek, karşıladılar. Daha sonra birlikte Dolunay Motel’e geçildi.

15 EYLÜL 2017 CUMA

Tepecik ile Çukurlu, Marina – Miltiadis Terziopoulust (TERZİOĞLU) çiftini alarak, Bolaman, Pelitdibi ve Yosun’u gezdirdikten sonra tekrar Dolunay Motel’e döndüler.

16 EYLÜL 2017 CUMARTESİ

Cumartesi akşam saat 19.30’da ALTAŞ TV’nin de canlı olarak yayınladığı gece; Tamer Özyurt ile Kardelen Nur Ece’nin şu anonslarıyla start aldı. 

Değerli konuklar, saygı değer hanımefendiler, beyefendiler, görsel ve yazılı basınımızın güzide temsilcileri, televizyonları başında bizleri izleyen kıymetli seyirciler; İstanbul Fatsalılar kültür ve yardımlaşma derneğinin ‘’ kültürel etkinlikler’’ gecesine hoş geldiniz.

Kirazın derisinin altında kiraz

Narın içinde nar, benim yüreğimde(!)

Boylu boyunca  Fatsa’m var…

Elma dalından uzağa düşmez,

Ne yana gitsem , ne yapsam nafile;

Fatsa’nın hayali gözümden gitmez.

(Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan uyarlama)

Fatsa; efsaneleşmiş halk kahramanları, anonimleşmiş türküleri, mega starları, sanatçıları, oyuncuları, ozanları, sporcuları, profesörleri, yazarları, paşaları,işadamları, önemli tarihi aileleri ile Türklük aleminin Karadeniz’de gerçek yurtseverlerinden, öncülerinden ve medeniyet hocalarındandır.

Fatsa Prenses Fanizanların, Emiroğullarının,Türkmen beylerinin, Hekimoğullarının,Topalzadelerin, Dizdarların,Serdarların, Hazinedarların, Mustafa Büklerin, Hocazadelerin, Hulusi babaların, Halil Hocaların,Şair Eşreflerin, Kirkor Ağaların,Lazari Efendilerin, Ahmet Cevat Güvenkayaların, Mustafa Şerbetçilerin,Terzi Fikrilerin, Mustafa Çamaşların diyarıdır.

Fatsa ve Fatsalılık kuru ifadelerle olmaz, ancak ona hizmetle ölçülür diyor;  İstanbul Fatsalılar  Kültür ve Yardımlaşma Derneğinin genç  ve dinamik başkanı  sayın Osman Cayak beyefendiyi gecenin açılış konuşmasını yapmak üzere alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz.

Osman Cayak: “Sayın protokol; saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler, basınımızın güzide temsilcileri, görsel basın aracılığı ile bizleri izleyen kıymetli seyirciler. Hepinizi şahsım, Derneğimiz Yönetimi ve Üyelerimiz adına saygı ile selamlıyorum.

''Fanizan

Fanizan mavi denizin kızıdır.

Karadeniz'in beyaz bir martısı,

Ak bir dalgası...

Çırpınır durur asırlardır,

Yorulmak nedir bilmeden.

Karadeniz'in derinliklerinden;

Beyaz bir martı havalanır,

Fatsa semalarına,

Gagası bayrak kırmızısı,

Kanat çırpar bulutlar üstünde.

Ve;

Gözlerinden iki damla yaş akıtır,

Fatsa'nın kanayan yaralarına...

Akıtsada gözlerinden onca yaşı,

Fatsa'nın yaraları derindir dinmez.''

                        (Celal Çukurlu- 2010)

Fatsalı şair tarihe böyle serzenişte bulunuyor.

Şairimiz haklıdır; zira şair ve yazar olmanın gereği budur.

Bakınız ulusal şairlerimizden merhum; Mehmet Emin Yurdakul nasıl sesleniyor:

''Bırak beni haykırayım, susarsam sen matem et;

Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet,

Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir.''

Zamanın sultanları, başkanları göçüp gidende;

Cihana sultandır yazarların, şairlerin sözleri...

Değerli Dostlar:

Demokrasi, eleştirilme ve eleştirme rejimidir.

Demokrasi; bizim dediğimiz değil.

Demokrasi; sizin dediğiniz değil.

Demokrasi hepimizin dediğidir.

Eleştirmekten de eleştirilmekten de korkmayacağız. Korkmamalıyız da.

Ancak; eleştire eleştire, eleştirile eleştirile mükemmeli yakalayabilir, yerelde de genelde de çağdaş demokrasiyi egemen kılıp uygar dünya ile bütünleşebiliriz.

İnsanlık var oluşundan günümüze değin hep sorunlarıyla var olmuştur.

Kuşkusuz bugünün insanın da sorunları var, yarının insanının da sorunları olacaktır.

Günümüz insanına düşen görev; insanlık ölçülerinden taviz vermeden, miras olarak devir aldığımız bu güzelim dünyayı, sorunlarını çoğaltarak değil(!) azaltarak, gelecek nesillere devir etmektir.

Sorunlar yerelde başlar genelde bütünleşir.

Sorunlarını yerelde çözemeyenler, genelde hiç çözemezler.

Fatsa yerelde sorunlarını çözerse, vatan sathında diğer il ve ilçelerimizde çözerler ise bunların bileşkesinde ''Herkes kapısının önünü süpürürse'' misali tüm yurtta sorunlar çözülür.

Burada dernek olarak bizim amacımız;

Birilerini mutlu etmek ya da incitmek değildir.

Biz dernek olarak bütün siyasi partilerimize eşit mesafedeyiz.

Gaye sorunlarımızı olgunlaştırılıp tartışmaya açılması; çözüm ve çare üretilmesidir...

Fatsa sıradan bir memleket değildir.

Fatsa arkasındaki hinterlandı, tabi limanı, zengin tarihi, güçlü coğrafyası, anonimleşmiş türküleri, mega starları, ünlü kahramanları, zengin iş adamları, yurtsever insanlarıyla, Ünye ile Ordu'nun ortasında doğrudan, doğal bir vilayet konumundadır.

Dün Fatsa'dan Karadeniz'in incisi diye söz edilip örnek gösteriliyordu;

Bugün ise Fatsa,  Ordu ile Ünye'nin arasında sıkışmış şaşkın ve yorgun.

Bir yerde iktidar gereği gibi çalışmıyorsa bunda muhalefetinde payı var demektir. Zira iktidarları çalıştıracak olan muhalefettir. Muhalefet gereğini yapıyor iktidar yapmıyorsa işte o zaman halk iktidardan verdiği yetkiyi alıp muhalefete verir.

Bugün Fatsa'nın önünde çetin sorunlar olduğu kadar geniş imkanlar da var. Sorunlar ne denli büyük olursa olsun yenilmez, engeller aşılmaz değildir...

Yeter ki biz; her yerde her şeyde işi ehline vermesini bilelim. İşte o zaman Allah'ın izni ile aşamayacağımız engel, çözemeyeceğimiz hiç bir sorun olmaz, olamazda. Fatsa'nın zenginlikleri, Türkiye'de Fatsa'yı, dünyada Türkiye'yi tanıtacak güçtedir.

Büyük kentlerdeki hemşeri dernekleri; sıla ile gurbet arasında bir köprüdür. Sılada gurbete darda ve zorda olan kimsesizlerin kimsesidir. Bu dernek çok gariplerin gözünün yaşını silmiş, feleğin tokatını yemiş bir çok biçarenin belini doğrultup yüzünü güldürmüştür.

Ben ve arkadaşlarım iş başına geldikten sonraki ilk iş olarak derneğimizin tapusunu aldık.

100 Öğrencimize burs sağladık.

500'ü Aşkın aileye gıda yardımında bulunduk.

5 Engelli kardeşimize araç tedarik ettik.

Fatsa ve çevresindeki bazı okullarımıza gücümüz nispetinde; ahşap oyuncak, kitap ve spor malzemesi yardımında bulunduk.

''Fatsa Tarihinden Sayfalar'' adlı belgeseli hazırlattık.

Hedefimizde bir yurt binası var.

İnşaallah; Allah'ın izniyle onu da başaracağız.

Hepsinden ötesi ve önemlisiyse; 3 tanesi İstanbul'da 1 tanesi Fatsa'da olmak üzere 4 tane muhteşem bir birinden güzel; bu gecenin benzeri yemekli toplantılar gerçekleştirdik; bu gecede, beşinci yemekli toplantımız.

Önemli dediğim husus şudur:

Geçmişlerini bilmeyenler, geleceklerini göremezler.

Bu iman ve inançla; hiçbir ayrım yapmaksızın, Fatsa'nın geçmişinde iz bırakan ve günümüzde yaşayan değerlerini, gelecek kuşaklara esin kaynağı olması bakımından, ölenlerin varislerine, hayatta olanların kendilerine, plaket takdim edip onları onure ettik.

Bence yaptığımız en anlamlı icraatımız budur.

Geçmişte Fatsa'ya hizmet edenleri unutursak, gelecekte Fatsa ve Fatsalıya hizmet edecek kimseyi bulamayız. Onun için vefalı olmak zorundayız.

Derneğimizin kuruluşundan günümüze ayrım yapmaksızın:

Bütün başkan ve yönetimlerine, üyelerine, üyelerimize, sponsorlarımıza; Fatsa'daki gecelerimizi organize eden, kaynak kişi Araştırmacı Yazar Sayın Celal Çukurlu'ya ve beni sabırla dinleme nezaketi gösteren siz değerli konuklarımıza teşekkür eder saygılar sunarım.”

HALİL TATLIGÜL HOCAYA PLAKET

Efendim şimdi gecemizin  ilk plaketini  takdim edeceğiz.

Bu dünyanın kendisiyle yalan, yaratıcısı  ile doğru olduğunu bilen, ilmi ile yurdun dört bir yanında kabul gören, hayatında hiç bir hayasızlık olmayan, çevresine ışık saçan, insanlara asla yük olmayan, gücü oranında insanların yükünü taşıyan, mukaddes yükün rütbesiz hamallarından; ilim ve fetva adamı  İslamdağ Beldemizin goncası Halil Tatlıgül hocamızın plaketini almak üzere; Ahmet Ali Tatlıgül Hocamızı Babasının plaketini almak üzere alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Tatlıgül Hoca, babasının plaketini Araştırmacı Yazar Celal Çukulu’dan aldı.

KADİR  KOCAOĞLU KONSERİ

Yollar biter, ömür  biter, türküler bitmez. Bir sevdadır türküler; yitik aşkların kayıp olan sevdaların maceraları vardır  türkülerimizde.İşte türkülerimiz işte sanatçımız  Kadir  Kocaoğlu sizlerle…

(Kadir Kocaoğlu: söz ve bestesi kendisine ait olan ’Canım Fatsam ile birlikte dört eser seslendirdi.”

SİNAN ŞAHİN KONSERİ

Efendim; şimdi içimizden biri Fatsa’nın mahalli boyutta en önemli sanatçılarından sevgili Sinan Şahin sizlerle. Sinan Şahin ikisi yöremizden olmak üzere üç eser seslendirdi. ‘Öyle bir zamana geldik’, ‘Sen Ordunun Gülümüsün’ ve ‘Hekimoğlu’…

HASAN GENCAY’A PLAKET

Derneğimiz bu yıl türkü dalında söz ve bestesi Hasan Gençaya ait olan az önce dinlediğiniz ‘’Sen Ordunun Gülümüsün ‘’adlı eserini övgüye  layık görmüştür. Plaketini almak üzere sayın Hasan Gencay’ı sahneye davet ediyoruz. Hasan Gençay’ın plaketini ünlü yazarımız Emekli-Öğretmen Zeki Sarıhan’ın elinden aldı.

HEKİMOĞLU’NA PLAKET

Çok az insanın adı; beldesinin, bölgesinin önüne çıkıp efsaneleşmiş, halkının gönlünde taht kurmuş adına öyküler, türküler yazılıp hayatı dizilere ve  filmlere konu olmuştur. Bu insanlardan bir  tanesi de Fatsa’nın öz evladı, Hekimoğlu İbrahim’dir. Hekimoğlu’nun plaketini almak üzere Yassıtaşlılar Derneğinin Kurucularından sayın Ahmet Kaynar’ı alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Hekimoğlu’nun plaketini Belediye eski Meclis ve İl Genel Meclis Üyelerinden Cemal Öztaş takdim etti.   

YASEMİN SÖZER KONSERİ

‘’Gurbeti dertliler için yapmışlar,

Çatısını çile ile çakmışlar.

Ölüm ile ayrılığı tartmışlar,

Elli dirhem ayrılık ağır gelmiş.’’

Ayrılık , ayrılıklar; bazı üç beş gün bazı hayli bir zaman… Gelmemecesine , dönmemecesine, ayrılık, ayrılık ve ayrılıklar… İşte efendim; hasret, gurbet, sıla, sevda türkülerinin usta yorumcusu Yasemin Sözer sizlerle…

Sanatçımız  sizlere  beş eser seslendirecek; ’Merhaba, Öf öf, Deveyi Düzde Gördüm, Bir Selam Sal Sabah Olsun  ve Sarı Gelin’’

Sevgili Yasemin Sözeri alkışlarınızla uğurluyoruz…

FATSA’NIN 7’NCİ BELEDİYE BAŞKANI

TERZİOĞLU LAZARİ EFENDİ’YE  PLAKET

 Milletler vardır tarihe konu olmuşlardır.

Milletler vardır tarihin akışını değiştirmişlerdir.

Türk ve Yunan milletleride geçmişte insanlık tarihinin akışını değiştirmiş iki önemli millet oldukları gibi; bu günde insanlık camiasının önemli birer ailesidirler.

Türk ve Yunan milletlerinin tarihi ve kültürel bağları vardır.

Şairin dediği gibi;

‘’Aramızda bir mavi büyü;

Bir  sıcak  deniz.

Kıyılarında birbirinden güzel,

İki milletiz.

Bizimle dirilecek bir gün,

Ege’ nin altın çağı.

Yanıp yarının ateşinden,

Eskinin ocağı.

Önce bir kahkaha çalınır kulağına;

Sonra Rum şiveli Türkçeler.

O Boğaz’dan söz eder,

Sen rakıyı hatırlarsın.

Yunanlı ile kardeş olduğunu,

Sıla derdine düşünce anlarsın.’’

(Bülent Ecevit – 1947/ Londra)

Terzioğlu Lazari Efendi; Fatsa Belediyesinin yedinci; Fatsa Ticaret odasının kurucusu ve  ilk başkanıdır.

1810’lu yıllar da  Gümüşhane ilimizden ilçemize gelip yerleşen Terzioğlu ailesi, Fatsa’nın sosyal ve kültürel hayatında önemli bir yere sahiptir.

Aile bireyleri 1924 mübadelesi ile Yunanistan’ın Katerini şehrine yerleşmilerdir. Terzioğlu ailesinden  Katerini  kentinde de seçimle iki tane belediye başkanı iş başına gelmiştir.

Türk ve Yunan dostluğunun pekiştirilmesi doğrultusunda yedinci belediye başkanımız ve Ticaret odamızın ilk başkanı merhum Terzioğlu Lazari efendinin plaketini almak üzere Torunu Miltiadis’i ve eşi marina alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz.

Terzioğlu’nun plaketini Fatsa Eski Belediye Başkanlarından Yener Toplaoğlu ile FATSO Tayfun Karataş takdim ettiler.

Miltiadis’in tercüman aracılığıyla Türkçe ‘ye çevrilen şu mesajını :

“Eşim, ben bu nazik davetiniz için; Ailem ve Katarin halkı adına teşekkür ederiz. Bu geceyi düzenleyen; İstanbul Fatsalılar Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Sayın Osman CAYAK ve yönetimini tebrik eder, başarılarının devamını dileriz.  Bu güzel gecede; bu güzel insanların arasında bulunmaktan son derece mutluyuz.

Güzel Fatsa’nıza yine gelmek istiyoruz. Bu güzel konuksever insanları da kasabamız Katarin’e davet ediyoruz, temennimiz Katarin ile Fatsa’nın kardeş şehir olmasıdır. Bir zamanlar Fatsa Belediye Başkanı ve Fatsa Ticaret Odası’nı kurup başkanlığını yapan Dedem Terzioğlu Lazari Efendi adına bu plaketi almaktan son derece onur duydum. Kuşaklar boyu aziz bir hatıra olarak saklayacağız. Yaşasın halkların kardeşliği. Yaşasın Türk-Yunan dostluğu. Saygılarımızla.” Araştırmacı – Yazar Celal Çukurlu okudu. Sallondan en büyük alkışı marina – Miltiadis’in mesajı aldı.

RÜSTEM GÜRLER’E PLAKET

Rüstem Gürler; Fatsa’da yanan bir ışık; çok boyutlu bir entelektüel.

Yazar, felsefeci, fotoğraf sanatçısı, mali müşavir,  hepsinden  ötesi ve önemlisi bilge bir şair. Onun şiirlerin de; Nazım’ın soluğunu hisseder, Ahmet  Arif’in bakışını görür, Can Yücel’i duyar; birazda Orhan Veli’yi görür gibi olursunuz. İstanbul Fatsalılar Kültür ve Yardımlaşma Derneği, bu yıl şiir dalında Rüstem Gürler’in ‘’Yason Maviseli’’ adlı şirini övgüye değer  bulmuştur. Bu bilge şairimizi plaketini almak üzere alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Rüstem Gürler’e plaketini Ankara Fatsalılar Dernek Başkanımız Sayın Fahri Çavuşoğlu takdim etti. Gürler şunları söyledi: “…Son günlerde basında izliyoruz. Ordu-Kurul kalede yapılan kazılarda tarih fışkırıyor. Ordu-Kurul kalede yapılan kazılarda daha önce tanrıça Kibele’ye ait heykel de bulundu. Bunlar güzel şeyler. Fatsa’nın inisiyatif sahibi kişileri ve kurumları, Ordu-Kurul kale on dönümlük bir alanı ve tek uygarlığı(Pontus M.ö 200’ lü yıllar) yansıtıyor. Bizim Cıngırt kalemizin zirvesi üç yüz dönüm ve tabanda beş kilometrelik çevresiyle beraber sekiz uygarlığı kapsıyor. Burada güvenlik sağlanamıyor gerekçesi ile üç yıldan beri yapılan kazıların durdurulması çok düşündürücüdür.  Cıngırt kale-Kale önü-Akkaya-Çamaş-Aslan camii-Bolaman-Yalıköy arasında tarihi tur güzergahı uzmanlara göre sadece Fatsa’nın değil tüm Ordu’nun sosyoekonomik açıdan kurtuluşu demektir. Fatsa’nın inisiyatif sahibi kişileri ve kurumlarının ilgilenmesi dileği ile…” dedi.

ZİYARETTİN TOPRAKBASTI’YA PLAKET

Dürüst kişiliği, tutarlı çizgisi ile uzun yıllar  Fatsa Belediyesinde Meclis üyeliği yapmış olan; hiçbir ayrım yapmaksızın zorda ve darda kalan herkese gücü oranında, bazen de  gücünün sınırlarını zorlayarak yardıma koşan uzlaşı ve hoşgörü adamı Fatsa Yerel siyasetinin abisi; sayın Ziyarettin Toprakbastı’yı alkışlarınızla plaketini almak üzere sahneye davet ediyoruz. Ziyarettin Toprakbastı’ya  plaketini Ankara Fatsalılar Dernek Başkanı Fahrettin Çavuşoğlu takdim etti.

AVUKAT LÜTFİ TOPALOĞLU’NA PLAKET

Fatsa’mızı süsleyen, sevgi dokuyan, yüreği karanfiller ülkesi, soylu Topalzadebeylerinin özelliklerini hayatının her zerresinde hissettirip yaşayan, sevgi ve barış adamı, büyüğümüz, ağabeyimiz; sevgili Avukatımız Lütfi Topaloğlu’nu alkışlarınızla plaketini almak üzere sahneye davet ediyoruz. Rahatsızlığı nedeniyle  geceye katılamayan Avukat Lütfi Topaloğlu’nun plaketini Kuzeni Bilal Topaloğlu, Topaloğlularının genç Avukatı Hakan Topaloğlu’nun elinden aldı.  

NAİL DERVİŞOĞLU’NA PLAKET

Sadece Fatsa’nın, bölgenin değil, zamanın Türkiye’sinin de en iyi avukat ve hukuk adamlarından olan; adaletin en önemli ve tek vazgeçilmez nesne olduğuna inanan, kızlarının birinin adını ‘’Adalet’’ diğerini ‘’Hürriyet’’ koyan; özgür bir ruhun, hiçbir şeyi köle gibi sürdürmemesi gerektiğine inanan, sabırlı, kararlı, sözünde duran, henüz 48 yaşındayken kaybettiğimiz, Fatsa’nın beşeri, anlamda önemli iftihar tablolarından Avukat Merhum Nail Dervişoğlu’nun plaketini almak üzere, günümüz de  profesyonel anlamda bir politikacı olan, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanlarından sayın Musavvat  Dervişoğlu’ nu alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz.  Musavvat  Dervişoğlu’ na Babasının plaketini Avukat Özlem Hazinedar takdim etti.  Dervişoğlu ile Özlem Hanım’ın anlamlı konuşmaları takdir toplayıp, bol bol alkış aldı. 

AVUKAT KEMAL BURNAZ’A PLAKET

Atatürk’ün yolunda, Cumhuriyet’in ışığında, demokrat, özgür düşünceli, yurdunu, insanını seven; cehaletin her türünden arınmış, kindarlıktan uzak, yerellikle ulusalcılığı, ulusalcılıkla evrenselliği özümsemiş, yaşamı boyunca toplumun menfaatlerini hep şahsi menfaatlerinin üstünde tutmuş; ben yerine hep biz diyen, mesleğinde saygın, Fatsa Solunun ağabeylerinden Avukat sayın Kemal Burnaz’ı plaketini almak üzere alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Avukat Sayın Kemal Burnaz’a plaketini CHP Fatsa İlçe Başkanı Avukat Onur Çam takdim etti. Tablo görülmeye değerdi.

GAZİ AHMET CEVAT  GÜVENKAYA’YA PLAKET

Fatsa’da ilk gazeteyi çıkaran, Fatsa Halkevi ve Fatsa Müzik Cemiyeti başkanlığı yapan, müzisyen, gazeteci, hatip, istiklal madalyası sahibi, Fatsa’da modern  belediyeciliğin gelişmesine önemli ölçüde katkı sağlayan 17.Belediye Başkanımız  Gazi Ahmet Cevat  Güvenkaya’nın plaketini almak üzere  torunlarından sevgili  Neslihan Keskin’i alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Neslihan Hanım’a dedesinin plaketini İstanbul Fatsalılar Dernek Başkanı Osman Cayak verdi.

ECZACI İLHAN HAZİNEDAR’ A PLAKET

‘’Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır; yada milleti esarete ve sefalete terk eder.’’

(Mustafa Kemal Atatürk)

Efendim; ulu önderimizin  bu  veciz  ifadelerine sizlerden bir alkış rica ediyoruz.

Bir alkış da; yaşamı boyunca pişmanlık duyulmayacak tek savaşın cehalete karşı yapılan savaş, zaferin ise cehalete karşı kazanılan zafer  olduğuna inanan, ilçemize hep bir eğitim kurumu açmak hayaliyle yaşayan

Ve bugün Fatsa’mız da onun adını taşıyan ‘’Eczacı İlhan Hazinedar Ortaokulu’’ ve  Çağdaş bir Cumhuriyet  Hanımefendisi olan  merhume Eczacı İlhan Hazinedar için rica ediyorum.

Efendim burada alkışı hak eden birileri daha var.

Onlarda ;  anneleri  Ecz. İlhan Hazinedar’ın vefatından kısa bir zaman sonra annelerinin anısına ve hatırasına hürmeten ‘’Ecz.İlhan Hazinedar Ortaokulu’’nu güzel Fatsa’mıza bina ettiren Özlem – Murat Hazinedar çiftidir…

Derneğimiz  bu yıl eğitim dalında Merhume Ecz.İlhan Hazinedar Hanımefendiyi övgüye  değer  bulmuştur. Plaketini almak üzere Avukat Özlem Haznedar’ı alkışlarınızla sahneye davet ediyoruz. Özlem Hanım’ın kayınvalidesinin plaketini de İstanbul Fatsalılar Dernek Başkanı Osman Cayak verdi.

NİMET YEREBASMAZ KOÇ’A PLAKET

Adını bir kadından alan Fatsa;  gerçekten kadına değer  vermiş  bir beldedir. Bugün burada; Sabıka Sarıhanların, Muvahhide Bayırmanların, Nazmiye  Komitoğullarının, İlhan Hazinedarların, Gül Gediklerin günümüzdeki versiyonu  Türkiye  Yardım Sevenler  Derneği  Fatsa şubesi  Başkanı;  sayın  Nimet  Yerebasmaz  Koç  Hanımefendiyi  derneğimiz  bu yıl  Fatsa’nın sosyal ve kültürel hayatına katkılarından dolayı övgüye değer  bulmuştur. Plaketini almak üzere kendilerini alkışlarınızla sahneye davet  ediyoruz. Nimet Hanım’ın plaketini Müteahhit ve İş adamı Asım Öğün takdim etti.

DR.OSMAN ÖZEL’E PLAKET

Yurt içinde ve yurtdışında iki tane üniversite bitirmiş, akademik düzeyde hala eğitim ve öğrenimini sürdüren, kişili ve mesleği doğrultusunda vizyon sahibi, Fatsa’nın kültür hayatına önemli ölçüde katkı yapmış; Fatsa’nın ulusal ve uluslar arası boyutta tanınmasına katkı sağlamış, ender , genç  müzik adamlarımızdan; Dr.Sayın Osman Özeli derneğimiz bu yıl müzik dalında  övgüye deger bulmuştur. Plaketini almak üzere kendilerini sahneye davet ediyoruz. Osman Özel’in plaketini kardeşi Sercan Özel,  İstanbul Fatsalılar Dernek Başkanı Osman Cayak’ın elinden aldı.

GAZİ HASAN YILDIZ’A PLAKET

Derneğimiz  bu yıl ; 20 Aralık 1994 yılında Şırnak Cizre’de PKK’lı hainlerin silahlı ve bombalı saldırıları sonucu sağ ayağını kaybeden;  Gazi Hasan Yıldız’ı  övgüye değer bulmuştur. Gazi Hasan Yıldız’ı plaketini almak üzere alkışlarınızla sahneye  davet  ediyoruz. Gazi Hasan Yıldız’a plaketini İsa Yazıcı takdim etti.

MİTHAT KARATAŞ’A PLAKET

Derneğimiz  bu yıl 1971 doğumlu, doğuştan fiziksel özürlü, kendi kendine gazete ve tv’ler aracılığıyla okuma yazma öğrenen; 300’ün  üzerinde şiir yazan,’’Anlamsız  Dünya’’ ve ‘’İnsanlar  Arasında’’ adlı iki adet şiir kitabı yayınlanan ilçemizin Yassıbahçe mahallesinden Mithat Karataş’ı övgüye değer  bulmuştur . Sevgili Mithat  Karataş’ı  alkışlarımızla plaketini almak üzere sahneye davet ediyoruz. Mithat Karataş’a plaketini  İstanbul Fatsalılar Dernek Başkanı Osman Cayak verdi.

NACİ  KIZILKAYA İLE SALİM TAŞBAŞI’NA PLAKET

Derneğimiz  bu yıl; Fatsa’nın ve Fatsalıların dertleriyle dertlenen, neşeleri ile şenlenen Mustafa kemal paşa Mah. Muhtarı  Sayın Naci  Kızılkaya ile Dumlupınar  Mah. Muhtarı Sayın Salim Taşbaşı’nı övgüye değer bulmuştur. Plaketlerini almak üzere bu iki muhtarımızı sahneye davet ediyoruz. Naci  Kızılkaya ile Salim Taşbaşı’na plaketlerini Saraytepe Muhtarı Halil İbrahim Duymaz takdim etti.

 ZEKERİYA ERUZUN’A PLAKET

Derneğimiz  bu yıl Tiyatro dalında; Fatsa’nın sosyal ve kültürel hayatında her zaman için müstesna  bir yere sahip olan, Fatsa’da  tiyatro denince ilk akla gelen, yazılı ve görsel basınımızın renkli simalarından, oyuncu ,gazeteci, TV program yapımcısı sevgili  Zekeriya  Eruzun’u  övgüye değer bulmuştur.Plaketini almak üzere Sayın  Eruzun’u sahneye davet ediyoruz. Zekeriya  Eruzun’a plaketini Feridun Altuntaş takdim etti.

‘’Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini.

Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz.

Değil mi ki ayaklar  altında insanlığın onuru.

Ezilmiş hor görülmüş el emeği,  göz nuru.’’

AVUKAT VE İŞ ADAMI ABDULLAH BULADI PLAKET

El emeğine, göz nuruna her zaman için değer vermiş, insan onurunu yüceltmek için hep çaba sarf etmiş; eğitime yatırımın, insana ve insanlığa yapılabilinecek en değerli yatırım olduğu inancı ile yaşamış; bazen gücü oranında, bazen de gücünü zorlayarak öğrenci kardeşlerimize hep destek olmuş Avukat ve iş adamı sayın Abdullah Buladı’yı plaketini almak üzere sahneye davet ediyoruz. Avukat ve İş Adamı Abdullah Buladı plaketini İstanbul Fatsalılar Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Arif İlke takdim etti.

ÇELİK KONSERİ

Plaket merasiminden sonra gece, ünlü sanatçısı Çelik’in konseriyle devam etti. Çelik, Fatsalılara unutamayacakları bir gece yaşattı.  Yunanlı konuklar ise geceden son derece mutlu ayrıldılar.

17 EYLÜL 2017 PAZAR

Rüstem Gürler ile İbrahim Çalışır’ın refakatinde, Miltiadis ile eşi Marina halen kendi adlarıyla anılan Terzioğlu Tepesi’ni ve Tepedeki dedelerin evlerinin kalıntılarını ziyaret ederken,  Celal Çukurlu ile Tercüman Fethiye Tepecik de onlara eşlik etti. Ziyaret esnasında duygu dolu anlar yaşandı. Evin harabesinden üç parça taş kırıntısı ile bir sarmaşık köklemesi alan çift, bunları Yunanistan’a götürüp, taşları Fatsa’dan göçen babaları Nikolous ile Annaleri Maria’nın mezarları bırakıp, sarmaşığı da mezarlarına dikeceklerini söylediler. Daha sonra konukları ve beraberindekileri arazinin şimdiki sahipleri Şerbetçi Ailesi evlerine davet ederek, kahve ikramında bulundular. Daha sonra birlikte Gaga Gölü’nü ziyaret edip, çay içtiler.

18 EYLÜL 2017 PAZARTESİ

Pazartesi günü Kitapçı İsmail Hakkı Çelik’i ziyaret eden konuklar, oradan da Rüstem Gürler’i bürosunda ziyaret ettikten sonra FATSEV’e konuk oldular. Burada bir süre Sevgican Öğretmen ve oğlu Doktor Osman Özel ile sanat üzerine sohbet eden konuklara, Sevgican Hoca kendi çalışması olan iki adet tablo hediye etti. Köylü pazarını gezen konuklara Rüstem Gürler yöresel yemek ikram edip, yörenin tarihi hakkında bilgi verip, sahil yürüyüşünü Tabyabaşı’nda noktaladıktan sonra Dolunay Motel’e geçtiler.

19 EYLÜL 2017 SALI(VEDA)

Konukları yine Celal Çukurlu ile Tercüman Fethiye Tepecik Ordu- Giresun Havaalanından birlikte uğurladılar.

Veda sırasında Araştırmacı yazar Çukurlu, ‘Yanlışımız ve eksiğimiz varsa yüzümüze, iyiliğimiz varsa dostlarınıza söylesin.’ Derken, Terziopoulust’da: ‘Burada gördüğüm insanlığı ve dostluğu, tüm ırkçılara anlatacağım. Sizleri mutlaka Katarin’e bekliyoruz.’ diyerek memnuniyetini dile getirdi.

SONUÇ

Celal Çukurlu gazetemize şu değerlendirmeyi yaptı: “ Bunlar güzel şeyler. Zaman zaman aramızda İstanbul ekibiyle kültür uyuşmazlığından bazı zorunlar yaşandıysa da Asım Abi’nin değimiyle ‘Maksat hasıl oldu.’ Gecenin ehemmiyet ve önemini ise İstanbul ekibinden en iyi Arif İlke’nin farkında olduğunun kanısındayım, bir kültür adamı olarak kendilerine teşekkür ederim” dedi.