16 Nisan 2024
ALİ FEYZİ VE HULUSİ YEREBASMAZ’DAN FETÖ’CÜ OLUR MU?
- Çarşamba, 22 Ocak 2020
Fatsa; geçen haftayı hareketli geçirdi.
Fatsa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Feyzi ile Yönetim Kurulu üyesi Hulusi Yerebasmaz Fatsa Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği bir operasyonla gözaltına alınarak çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandılar.
Gerekçe FETÖ’cü oldukları yönünde. 2013 yılının Mayıs ayında Bank Asya’ya Fatsa Ticaret Borsasının parasını yatırmak iddiasıyla. Para yatırılmış, doğru. Ancak burası kurumsal bir kuruluş. O gün tüm bankalardan mevduat faizleri ile ilgili teklif istenmiş. En yüksek faiz teklifini Bank Asya vermiş ve oda yönetimi paranın Bank Asya’ya yatırılmasına karar vermiş. Teklifler dosyada mevcut.
Tutuklama 17 Ocak 2020 Cuma günü yapıldı.
Bu tutuklama Fatsa’da şok etkisi yarattı. Herkes Ali Feyzi ve Hulusi Yerebasmaz’ın Fatsa’da FETÖ’cü olabilecek son kişiler olabileceklerini tartıştı. Bu isimlerin her ikisine de FETÖ damgasının yapışmayacağı kamuoyunun ortak kanısı olarak sokağa yansıdı.
Ve Fatsa’da 7’den 70’e herkes kendi kendine şu soruyu sordu.
“ALİ FEYZİ VE HULUSİ YEREBASMAZ’DAN FETÖ’CÜ OLUR MU?”
Tahliye, salıverme işlemi 18 Ocak 2020 Cumartesi günü yapıldı. Yani 24 saat sonra. Tahliye kararı doğru bir karardı. Çünkü “resmi yollardan” faiz vermek veya faiz almak yasal bir durumsa, Ticaret Borsası gibi bir kurum birikimlerini faize yatırmakla yasa dışı bir işlem yapmış olmaz. Dolayısıyla kurumun menfaati için yatırılan para kurumun geliri için yatırılmış sayılır. Buradan FETÖ’cü çıkarmak pek akla, mantığa uymaz diyebiliriz. Zaten şahıslar 24 saat sonra verilen doğru bir kararla dışarı çıkmış oldular.
Bu süreç bize şunu gösterdi. Haksızca yapılan işlerde Fatsa kamuoyu topyekun birlikte olabiliyor. Bütünleşebiliyor. Ortak aklı öne çıkartabiliyor. Dolayısıyla mesele Fatsa kamuoyu tarafından çok dikkat çekti ve tüm Fatsa olaya odaklandı. Tahliye işlemi gerçekleştiğinde de “adalet yerini buldu” tartışmalarına tanıklık ettik.
Başsavcılığımız tefecilerle ilgili de bir operasyon düzenledi. Çeşitli isimleri gözaltına alarak sorguladı. Sonrasında çıkarıldıkları mahkemece serbest bırakıldılar. Alınan isimler öncelerde de sorgulanan şahsiyetler. Tefecilik yaptıkları bilinen kişiler. Dosyaları kabarık kişiler.
Bu işlem doğru ve yerinde bir işlemdi. Vatandaşını koruyan bir yargı tabii ki yasadışı işlemleri takibe alacaktır. Tefecilik yasa dışıdır. Resmi yaparsan yasaldır. Gayri resmi yapıldığında suç sayılır. Suç işleyenler de cezalarını çekmeliler. Yargı kurumu kamu düzeni için vardır. Vatandaşın güveni için vardır.
Yasadışı yapılan tüm işler yargı takibinde olacaktır. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk hepimizin güvencesini sağlamaktadır. Başarılı hukuk çalışmaları da başımızın üstündedir. Yeter ki adil kararlar verilsin…
ELEKTRİK-DOĞALGAZ-SU FATURALARI
Son günlerde vatandaşlardan ciddi feryatlar yükseliyor. İsyan çığlıklarını fazla duyar gibiyiz.
Elektrik-doğalgaz-su faturaları hayli yüksek gelince tepkiler de açığa çıkıyor.
Mevsim kış, doğalgaz faturaları el yakıyor. Elektrikte de farklı bir durum yok. Su faturalarında da yılın ilk ayıyla birlikte zamlı tarifelerden kaynaklı yüksek rakamlarla karşı karşıya kalınıyor.
Bu yüksek faturalar birçok şeye zam yapıldığının göstergesi.
Doğalgaza geçen yıl yapılan zamların yansımaları yeni yeni ortaya çıkıyor. Kış ayları gelmesinden dolayı kombiler gaz yakıyor ve bu yanma bir nevi cepleri de yakmaya başlıyor. 2019 yılında doğalgaz yüzde 30 zamlanmıştı.
Elektrik zamları da yüzde 30 civarında oldu. Bilhassa Aralık ve Ocak ayları faturaları geldikten sonra vatandaşların feryatları daha da yükseldi.
Su faturalarındaki yükselme de dikkatlerden kaçmadı.
Görünen şu; vatandaşın cebine yansıyan olumlu veya olumsuz her artış tepki çekiyor. Çalışma koşullarında bir düzelme olmazsa, ücretler aynı oranda artmazsa tabii ki ezilen kesimler seslerini yükselteceklerdir. Ülkenin kaynakları betona, müteahhitlere, bir kısım hortumculara, yolsuzluk yapanlara, hırsızlara, yerel yönetimleri soyanlara giderse ve ezilen kesimler daha çok ezilirse tepkiler de aynı oranda çoğalacaktır.
Çağrımız şudur; Sayın yöneticilerimiz… Ülke kaynaklarını adil paylaştırın. Mutsuz çoğunluğun sesine kulak verin. İnsanlar geçinemiyoruz diye isyan noktasına gelmiş durumda. Bu çığlıkları lütfen duyunuz. Bırakın kanalı, boğazı, denizi, otu – b..u, börtü - böceği… Oralara harcayacağınız paralarla iş alanları yaratın, işsizlikten ezilen insanlar çalışma ortamı bulabilsinler. Rahat geçinebilsinler.
Özellikle elektrik ve doğalgaz zamları geri alınsın. İnanın son yapılan yüzde 30 oranlı zam sokakta çok konuşuluyor. İnsanlar bir şeyi çok konuşmaya ve ciddi tepki koymaya başlamışsa yöneticilerin bu çağrıya kayıtsız kalmaması gerekir. Demek ki durum vahim. Bizden söylemesi…