28 Mart 2024

YENİDEN YAPILANMAYA ADALET MEKANİZMASINDAN BAŞLAMALIYIZ

  • PDF
Hiç kuşkusuz içine girmiş olduğumuz süreç bir yeniden yapılanmaya sürecidir. Yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi sürecidir.
Bu “ yeniden yapılanmanın” zeminini sınırsız bir özgürlük anlayışı oluşturacaktır. Sınırsız özgürlük ortamında denetim ve disiplin odağı,adalet mekanizmasında olacaktır.
Açıkça kaydetmek istiyorum.
Bugünkü devlet mekanizmasında böylesine ağır sorunlar yumağı haline gelmiş ülke sorunlarını çözebilecek kadroların iş başına gelmesi son derece önem arz etmektedir.
Devletimizin temel erklerinden biri olan Yargıyı,günlük yaşamımızın ihtiyaçları doğrultusunda ele almak yenilemek, işlerlik kazandırmak ve ihtiyaçlara cevap verecek bir duruma getirmek gerekmektedir.
Buna ister “ yargı reformu” ister “adalet reformu” ister şu,ister bu diyelim.. Adı ne olursa olsun,yapacağımız bu yeni adli yapılanma, doğrudan doğruya bireyin özgür yaşamını garanti altına alacak bir mekanizmayı hayata sokmak olacaktır…. Böyle bir mekanizma şu amaçlara ulaşmayı hedef alacaktır.
Adalet,pahalı bir olgu olmaktan çıkarılacaktır.Her yurttaş adalet mekanizmasına eşit olarak başvurulabilecek,” pahalı adalet” anlayışı ve uygulamasını sona erecektir.
Adalet mekanizmasından paraziter unsurlar ayıklanacaktır. Bu nedenle adalet mekanizmasında kırtasiyecelik sona erecektir.
Kırtasiyecilikle birlikte,adli işlemler asgari düzeye indirilecektir. Böylece,eğitim düzeyi ne olursa olsun asgari kültür düzeyindeki vatandaşlarımız bile haklarını aramak üzere adalet mekanizmasına kolayca başvurabilecektir.
Adalet anlayışımızın hedefi” çabuk ve adli karar” alabilen mekanizmaların bir an önce tesis edilmesidir. Bu hedefe ulaşabilmek için de öncelikle çarpık kentleşme yüzünden büyük kentlerdeki mahkemelerde meydana gelen yığılmaların önlenmesidir.
Mahkemelerde meydana gelen yığılmaların altındaki neden,branş mahkemelerinin yeterince yaygınlaştırılmamış olmasıdır. Hakimlikte ve mahkemelerde hızla branşlaşmaya gidilerek ve böylece merkezlerde dosya birikmesi önlenecektir.
Adalet anlayışımızın özü,hakim bağımsızlığına  dayanmaktadır. Hakimlerimizin ne pahasına olursa olsun bağımsızlığı korunacak,sağlanacak ve ekonomik bakımından da tam anlamıyla özgürlüğe kavuşturulmaları hedeflenecektir.
Branş mahkemelerine paralel olarak,kademeli bir biçimde Adli Polis Örgütü tesis edilmeye başlanması gerekmektedir. Bu örgütlenmede öncelikli uygulama, ekonomik suçlarla ilgili olacaktır. Halen Mali Polis bu işlevi yapmaktadır.Fakat mevcut sistem geliştirilecek ve polis-adliye ilişkisi mali konularda daha özgün bir hale getirilecektir. Bunu, ikinci kademede vergi suçları, üçüncü kademede ise çocuk gençlik suçları izlemesi gerekecektir.
Ana hatlarını çizmeye çalıştığım bu adli reformun dayanağı ve hayat kaynağı; devletimizin bir hukuk devleti olmasıdır. Hukuk devleti demek,kuvvetler ayrımını gerçekleştirmiş devlet demektir.
Türkiye Cumhuriyeti bir Hukuk Devletidir.
Yasama TBMM’dedir. Şu an Yürütme mekanizması ise Başbakanlık sistemi kaldırılarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemidir. Yargı ise olabildiğince bağımsızdır.
Her modelde,yani hukuk devleti modelinde vaçgeçemeyeceğimiz rejim çok partili,çok sesli demokrasidir.
Tarihsel kökenleri o denli derinlere uzanmayan çok partili ve katılımcı demokrasi,bizler için mukaddes bir nitelik taşımaktadır.
    Çünkü Hukuk Devleti’nde,tek sesli bir yasama olamaz…Kalın Sağlıcakla!
 
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde